16 - Yakında Biz onun hortumu (burnu) üzerine damga vuracağız.
17 - Gerçek şu ki, Biz o bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi, bunlara da bela verdik. Hani onlar, sabah vakti (erkenden ve kimseye haber vermeden) onu (bahçeyi) mutlaka devşireceklerine dair and içmişlerdi.
18 - (Bu konuda) Hiçbir istisna yapmıyorlardı.
19 - Fakat onlar, uyuyorlarken, Rabbin tarafından dolaşıp-gelen bir bela' onun üstünü sarıp-kuşatıverdi.
20 - Sonunda (bahçe) kökünden kuruyup-kapkara kesildi.
21 - Nihayet sabah vakti birbirlerine seslendiler.