Adnan Oktar’ın 10 Aralık 2010 Kaçkar Tv’deki Sohbetinden
ADNAN OKTAR:Bismillah. Şeytan’dan Allah’a sığınırım. Maide Suresi, 21 “Ey kavmim, Allah’ın sizin için yazdığı Kutsal yere girin ve gerisin geri arkanıza dönmeyin, yoksa kayba uğrayanlar olarak çevrilirsiniz.” Nereye gideceğiz? Kudüs’e inşaAllah, Mehdi (a.s.) ve İsa (a.s.) ile birlikte inşaAllah. Orada Musevileri bağrımıza basacağız, Hıristiyanları bağrımıza basacağız, Müslüman kardeşlerimizi bağrımıza basacağız, çok güzel günler göreceğiz inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 16 Mart 2010 tarihli röportajından Maide Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. “Hani Musa kavmine şöyle demişti; ‘Ey kavmim, Allah’ın üzerinizdeki nimetini anın.İçinizden Peygamberler çıkardı’”. Ben’i İsrail’e söylüyor Allah. “Çıkardı” değil mi? Birçok Peygamber çıktı. “Sizden yöneticiler kıldı ve alemlerden hiç kimseye vermediğini size verdi. Ey kavmim, Allah’ın sizin için yazdığı, (girmenizi emrettiği) kutsal yere girin ve gerisin geri arkanıza dönmeyin, yoksa kayba uğrayanlar olarak çevrilirsiniz. Dediler ki: ‘Ey Musa, orada zorba bir kavim vardır, onlar çıkmadıkları sürece biz oraya kesinlikle girmeyiz’”. Hz. Musa (a.s.)’ın sözünü dinlemiyorlar. “Şayet oradan çıkarlarsa, biz de muhakkak gireriz. Korkanlar arasında olup da Allah'ın kendilerine nimet verdiği iki kişi: ‘Onların üzerine kapıdan girin’” diyor inşaAllah.
Bu tabii daha detaylı bir ayet, ama sen şimdi buradan başla, bir devam et Oktar Hocam, ben onu anlatacağım.
OKTAR BABUNA: İnşaAllah Hocam.
ADNAN OKTAR: İnşaAllah. "Onların üzerine kapıdan girin”diyor. Görebildin mi?
OKTAR BABUNA: İnşaAllah Şeytandan Allah’a sığınırım.“‘Girerseniz, şüphesiz sizler galibsiniz. Eğer mü'minlerdenseniz, yalnızca Allah'a tevekkül edin’ dedi. Dediler ki: ‘Ey Musa biz, onlar durduğu sürece hiçbir zaman oraya girmeyeceğiz. Sen ve Rabbin git, ikiniz savaşın. Biz burada duracağız’”.
ADNAN OKTAR: Bak. “Sen ve Rabbin gidip savaşın”, işte insanların en büyük anormalliklerinden bir tanesi budur. Mücadeleyi belirli bir insan grubuna bırakmak. Yani sen yap, ben karışmayayım. Ben bu riskli işe girmeyeyim, siz devam edin mantığı, değil mi? Evet, devam et.
OKTAR BABUNA: “(Musa:) ‘Rabbim, gerçekten kendimden ve kardeşimden başkasına malik olamıyorum. Öyleyse bizimle fasıklar topluluğunun arasını Sen ayır’ dedi.”
ADNAN OKTAR: Evet.
OKTAR BABUNA:“(Allah) Dedi: ‘Artık orası kendilerine kırk yıl haram kılınmıştır’”.
ADNAN OKTAR: 40 yıl.
OKTAR BABUNA: Evet. Siz dikkat çekmiştiniz daha önce Hocam.
ADNAN OKTAR: Ne demiştim?
OKTAR BABUNA: Evet. 40 yıl, 40 yaş var, bir de bu 40 yıl mücadeleleri var. Mehdi (a.s.)’ın da 40 yıl bir mücadelesi olacak inşaAllah. Bu ateist felsefeleri, Darwinizm’i ortadan kaldırıp, iman tesis edinceye kadar inşaAllah.
ADNAN OKTAR: Evet. Mehdiyet devrinin özelliklerine de Kuran dikkat çekmiş oluyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 1 Aralık 2010 tarihli röportajından Maide Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: “Hani, Musa kavmine (şöyle) demişti: “Ey kavmim, Allah’ın üzerinizdeki nimetlerini anın; içinizden Peygamberler çıkardı, sizden yöneticiler kıldı ve alemlerden hiç kimseye vermediğini size verdi.” Demek ki Cenab-ı Allah yönetici de kılıyor, hakim de ediyor. “Ey kavmim, Allah’ın sizin için yazdığı, (girmenizi emrettiği) kutsal yere girin ve gerisin geri arkanıza dönmeyin”, “korkaklık yapmayın, çekingenlik yapmayın.” “Yoksa kayba uğrayanlar olarak çevrilirsiniz.” Şimdi de öyle değil mi? Müslümanlar İttihad-ı İslam’ı, Türk-İslam Birliği’ni sonuna kadar savunacaklar, arkalarını dönmeyecekler, “Yoksa kayba uğrayanlar olarak çevrilirsiniz” diyor Cenab- Allah, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 10 Aralık 2010 tarihli röportajından Maide Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bir ayet okuyayım, öyle devam ettirelim. Bismillah. Şeytan’dan Allah’a sığınırım. Maide Suresi,
“Ey kavmim, Allah’ın sizin için yazdığı Kutsal yere girin ve gerisin geri arkanıza dönmeyin, yoksa kayba uğrayanlar olarak çevrilirsiniz.” Nereye gideceğiz? Kudüs’e inşaAllah, Mehdi (a.s.) ve İsa (a.s.) ile birlikte inşaAllah. Orada Museviler’i bağrımıza basacağız, Hıristiyanlar’ı bağrımıza basacağız, Müslüman kardeşlerimizi bağrımıza basacağız, çok güzel günler göreceğiz inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 18 Şubat 2013 tarihli sohbetinden Maide Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Maide Suresi 19. ayet. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Ey Kitap Ehli” yani Yahudi ve Hıristiyanlar, “elçilerin arası kesildiği dönemde” peygamberlerin arası kesildiği dönemde, peygamberler gelmiyor artık, yani uzun süre geçmiş, "Bize müjdeci de, bir uyarıcı da gelmedi" demenize (fırsat kalmasın) diye” demek ki, insanlar müjdeci bekliyormuş değil mi? Ve uyarıcı da bekliyorlarmış. “size apaçık anlatan elçimiz geldi. Böylece müjdeci de, Hani, Musa kavmine (şöyle) demişti: "Ey kavmim, Allah'ın üzerinizdeki nimetini anın; içinizden peygamberler çıkardı, sizden yöneticiler kıldı ve alemlerden hiç kimseye vermediğini size verdi." yetirendir.” Bu ayet tabii Peygamberimiz (s.a.v)’e hitap ediyor ama Mehdiyet’e de alenen işaret ediyor, inşaAllah. Çünkü Hz. Mehdi (a.s)’ın özelliği ne? Hem müjdeci, hem de uyarıcı olması. Bir de Peygamberimiz (s.a.v)’den bu yana 1433 yıl geçti, dolayısıyla o yönüyle de işaret ediyor Hz. Mehdi (a.s)’a.
20-“Hani, Musa kavmine (şöyle) demişti: ‘Ey kavmim, Allah'ın üzerinizdeki nimetini anın.” Demek ki, müminler üzerlerindeki nimeti anacaklar. Güzellik, sağlık, sıhhat, iyilik, bereket her ne olursa olsun, o nimeti anmaları gerekiyor “içinizden peygamberler çıkardı” Allah Yahudileri aşağılayan bir ifade kullanmıyor. “İçinizden peygamberler çıkardı” diyor Allah. “sizden yöneticiler kıldı” diyor Allah. Bu aşağılayıcı bir ifade değil, yüceltici bir ifade, “ve alemlerden hiç kimseye vermediğini size verdi.’" Nimetler verdi diyor Allah. Ama nankörlük edeni cezalandırıyor.
21-"Ey kavmim, Allah'ın sizin için yazdığı (girmenizi emrettiği) kutsal yere girin” Kudüs, “ve gerisin geri arkanıza dönmeyin” orada kalın, “yoksa kayba uğrayanlar olarak çevrilirsiniz." Buradan da anlıyoruz ki, yine Musevilerin Kudüs’te olması, kutsal beldelerde olması, Kuran’a uygun. Fakat onların anlatmak istediği, bizim onlara anlatmak istediğimiz, Kuran’ın bize işaret ettiği, Peygamberimiz (s.a.v)’in bize anlattığı, Tevrat’ın bize anlattığı; Kral Mesih’e uymaları. Kral Mesih’e uyduklarında, onlar orada rahat yaşayacaklar. Hz. Mehdi (a.s)’a uyduklarında rahat yaşayacaklar. Onun dışında korku, ızdırap, acı ve gerilim içinde yaşayacaklar. Şu an Allah onlara korku elbisesini tattırıyor, korku içinde yaşıyorlar. Filistin korku içinde, Museviler korku içinde, Mısır korku içinde, herkes korku içinde yaşıyor. Kral Mesih’le korku kalkıyor. Bir tek Allah korkusu kalacak, Kral Mesih devrinde. Şu anda dünyanın her tarafında korku var. Ama Allah korkusu yok. O korkular gidecek, gerçek korku yerine gelecek, sadece Allah korkusu. Allah korkusu, Allah aşkıyla iç içe olan güzel bir korkudur. Gereksiz şeytani korkular gidiyor, onun yerine Rahmani bir korku gelecek, Allah korkusu gelecek. Şimdi o dönemdeyiz.