Adnan Oktar'ın 1 Mayıs 2011 A9 Tv, Kanal Avrupa ve Çay Tv'deki Canlı sohbetinden
ADNAN OKTAR: Evet, ben yine Kuran’dan bir şeyler anlatayım. Şeytandan Allah’a sığınırım; “Ey Kitap Ehli, dininiz konusunda taşkınlık etmeyin.” Yani, böyle gereksiz, yanlış, hatalı fikirler, düşünceler, hurafeler çıkartmayın. “Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin.” Doğru söyleyin. “Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah'ın elçisi ve kelimesidir. Onu (‘OL’ kelimesini) Meryem'e yöneltmiştir ve O'ndan bir ruhtur.” “Allah’tan bir ruhtur” diyor. Onun için Ruhullah deniyor Hz. İsa (a.s)’a; Kelimetullah ve Ruhullah. “Öyleyse Allah'a ve elçisine inanınız; "üçtür" demeyiniz. (Bundan) kaçının, sizin için hayırlıdır. Allah, ancak bir tek İlah'tır. O, çocuk sahibi olmaktan Yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur. Vekil olarak Allah yeter. Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır.” “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” Hz. Mesih (a.s) ve yakınlaştırılmış melekler sürekli rüku ve secde ediyorlar. Hz. İsa (a.s) da onların yanında, o da aynı şekilde ibadet ediyor. Allah ona dikkat çekiyor. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa” diyor Allah. “Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de.” Bu ayet de Hz. İsa Mesih (a.s)’ın ölmediğinin, Allah Katı’nda olduğunun bir başka delilidir. Hiçbir Peygamber için söylememiş Allah bunu. Sadece Hz. İsa Mesih (a.s) için söylüyor. Mesela ne Hz. İbrahim (a.s) için, ne Hz. İshak (a.s), ne Hz. Yakup (a.s) için, hiçbir Peygamber için Allah bunu söylemiyor, sadece Mesih (a.s) için söylüyor. Bak, “Mesih ve yakınlaştırılmış yüksek derece sahibi melekler,” yani Cebrail (a.s), Mikail (a.s), İsrafil (a.s) gibi melekler, “Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Çünkü Hz. İsa (a.s) ile birlikteler şu an ve Allah’a kul olmaktan kaçınmıyorlar. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” halbuki Hz. İsa (a.s) vefat etmiş olsa ibadetle mükellef değil ama vefat etmediği için ibadetine devam ediyor. Allah Katı’nda da ibadetine devam ediyor, inşaAllah. Melekler nasıl ibadet ediyorsa, o da ibadet ediyor şu an.
Sayın Adnan Oktar'ın 26 Haziran 2010 tarihli röportajından Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
SUNUCU 2: “Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. (Nisa Suresi, 172)”
ADNAN OKTAR:Evet, Hz. İsa Mesih (a.s.) ve melekler Allah’a ibadet ediyorlar. Vefat eden bir insan ibadet eder mi? Etmez. Bu, Hz. İsa (a.s.)’ın sağ olduğunu gösteren bir ayettir. Allah Katında sağ olduğunu. Çünkü sağ olan insan, ölmeyen insan ibadetle mükelleftir. Öldükten sonra ibadet bitiyor. Değil mi? Ama melekler ibadetle mükellefler. Bak ayetinde ne diyor, Cenab-ı Allah: “Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler...” Niye başkası için söylemiyor Allah? Birçok Peygamber var. Sadece Mesih için bunu söylüyor. “Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. (Nisa Suresi, 172)” Yani “Allah intikam alacaktır” diyor, Allah.
Sayın Adnan Oktar'ın 26 Eylül 2010 tarihli röportajından Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
OKTAR BABUNA: Şeytandan Allah’a sığınırım “Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) Melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır” (Nisa Suresi, 172) “Mesih ve yakınlaştırılmış melekler...”
ADNAN OKTAR: Bak, sadece onun için. Bak, Kıyamet alametlerinde de hiçbir Peygamber için “o, kıyamet alametidir” demiyor Cenab-ı Allah, sadece İsa Mesih (s.a.) için. “O, İsa Mesih İbn-i Meryem (Meryem oğlu Mesih) Kıyamet için bir alamettir” diyor Cenab-ı Allah, bir tek ona mahsus. Hiçbir Peygamber için, “Sana uyanları, seni sevenleri Kıyamete kadar dünyaya hâkim edeceğim” demiyor Allah. Sadece İsa Mesih (a.s.) için söylüyor. Ve hiçbir Peygamber için Ehl-i Kitab’ın tamamının ona iman edeceğini söylemiyor. “Hepsini sana iman ettireceğim” diyor Allah. Orada böyle bir ileri bir geri şeyler yapmaya çalışıyorlar. Hâlbuki diğer Kuran ayetlerinde de, birçok yerde de var. İsa Mesih (a.s.)’ten bahsederken hep “o, o” diye devam ediyor. Yani sürekli “İsa Mesih” demez Cenab-ı Allah. Mesela İsa Mesih’ten bir bahseder, “o” der “o, o” devam eder. Oradaki ayette de bu şekildedir. Önce İsa Mesih (a.s.)’ten bahsediyor, sonra “O şöyledir,” mesela “o, şöyle güzeldir,” o Kıyamet için bir alamettir” O şekilde, yani Kuran’ın üslubudur bu.
Bak, Bediüzzaman diyor ki; Mektubat sayfa 60’ta “Hazret-i İsa aleyhisselâm geldiği vakit” şahs-ı manevisi değil. Arkadaşlar bakın, “Hazret-i İsa aleyhisselâm geldiği vakit, onun hakikî İsa olduğunu bilmek lâzım değildir” Nasıl bilsin adam zaten? Geçmişini bilmiyor. O, kendini bilmiyor, nasıl bilsin adam? Bilmez tabii ki. “Onun mukarreb ve havassı (derin imanlı yakın talebeleri) nur-u iman ile (imanın ışığı ile) onun İsa Mesih (a.s.) olduğunu tanırlar” diyor. “Yoksa bedahet (aşikârlık) derecesinde ve (açıklık derecesinde) herkes onu tanımayacaktır” İlk geldiğinde tanınmaz. Mehdi (a.s.) de öyledir.ehdi (a.s.) de, kendi dahi kendini bilmiyor, nasıl insanlar bilsin?
Bakın, diyor ki Bediüzzaman (Mektubat sayfa 56). “Evet her vakit semavattan melaikeleri yere gönderen ve bazı vakitte insan suretine vaz'eden (Hazret-i Cibril'in "Dıhye" suretine girmesi gibi) ve ruhanîleri (cin ve melekleri) âlem-i ervahtan (ruhlar âleminden) gönderip beşer suretine (insan şekline) temessül ettiren (dünyaya gönderen) bir Hakîm-i Zülcelâl. Her şeye Muktedir olan Yüce Allah ‘Hazret-i İsa aleyhisselâm'ı’” bakın, gerekçeyi söylüyor. “İsa (a.s.) dinine ait (Hristiyanlığa ait) en mühim bir hüsn-ü hâtimesi (güzel netice) için” Bak, “en mühim” diyor. Çünkü koskoca Hristiyanlık âlemi ki; en büyük dindir şu an. Yani yüzde doksan dokuzu şirk içinde, Allah vermesin, mahvoldular. Yani Allah, Ruh-ul Kudüs ve İsa (a.s.), “üçü de Allah’tır” diyor. Allah diyor ki; “gökler yıkılacak neredeyse, gökler parçalanacak bu sözlerinden dolayı” diyor. Bu şirktir. “Allah Bir” diyecekler, “Hz. İsa (a.s.) O’nun Resulü” diyecekler. Bu apaçık değil mi? Cenab-ı Allah diyor ki; “Yemek yiyor, doğal ihtiyaçları var” Nasıl Allah olsun? Bunu beş yaşında çocuk olsa bilir. Mahvettiler dünyayı, Allah esirgesin. Bak, onun için Bediüzzaman diyor ki; “Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ı, İsa dinine ait en mühim bir hüsn-ü hâtimesi (güzel sonucu) için” çünkü öbür türlü bir felaket ile sonuçlanmış. Yani on iki kişi iman etmiş başlangıçta, sonra felaketler birbirini izlemiş ve şirk içerisinde iki bin yıl geçmiş. Şirk içerisinde. Allah diyor ki; “Ben bunu güzel sonuçlandıracağım, böyle bir felaketle bitmeyecek” diyor. Bak, “hüsn-ü hâtimesi (güzel neticesi) için, değil ki sema-i dünyada (gökler âleminde) cesediyle bulunan ve hayatta olan” Bak, hem cesediyle bulunan, hem etiyle, kemiğiyle gökler aleminde duruyor ve canlı” diyor Bediüzzaman. “Hayatta Hz. İsa (a.s.)” diyor.
“Hakikaten sizin dediğiniz gibi olsaydı ve gerçekten de ölseydi Hz. İsa (a.s.) ve ahiretin en uzak köşesine gitseydi” diyor. “Farz edelim, madem öyle diyorsunuz, farz edelim” diyor. Bak, “yine şöyle bir netice-i azîme (büyük bir sonuç için) yeniden İsa (a.s.)’yı indirecek Cenab-ı Allah,” cesed verecek, “ceset verir yine indirir” diyor. “Yani ne yaparsanız yapın indirecek. Ama zaten bedeni var şu an. Allah’ın ona cesed giydirmesine gerek yok ve canlı, "hay", şu an hayatta” diyor. Meleklerle beraber ibadet ediyor Hz. İsa (a.s.), ayet var. “Melekler ve İsa Mesih, Allah’a kulluktan çekinmezler” diyor; ayet var. Bak, sadece İsa Mesih (a.s.) için söylüyor. Peygamberimiz (s.a.v.) Allah’ın yanında değil mi şu an? Ahirete gitmedi mi? Bak, hiçbir Peygamber için söylemiyor Cenab-ı Allah, Meleklerin yanında olanı söylüyor. Kim? İsa Mesih (s.a.). “Mesih ve melekler Allah’a ibadetten çekinmezler, ağırlarına gitmez, zevkle, sevinçle yaparlar” diyor. Bak, “Yine böyle bir netice-i azîme için ona,” İsa Mesih (s.a.)’e “yeniden cesed giydirip dünyaya göndermek, o Hakîm'in hikmetinden uzak değil. Öyle dahi olsa gelecek” diyor. “Ama zaten cismiyle, bedeniyle sağ, hayatta ve o haliyle, canlı haliyle, ruhuyla, bedeniyle gelecek” diyor. “Va'detmiş ve va'dettiği için elbette gönderecek”diyor. Hani şahs-ı maneviydi? Şahs-ı manevinin etten kemikten bedeni olur mu?
OKTAR BABUNA: Tabii ki olmaz Hocam.
ADNAN OKTAR: “Cesed” diyor bak, “cesediyle” Ceset, et kemiğe denir ceset diye, değil mi? Şahs-ı manevinin cesedi olur mu?
OKTAR BABUNA: Estağfurullah, tabii ki olmaz Hocam.
ADNAN OKTAR: Bir daha milletin gözünün içine baka baka, Türk Milletinin aklı ile zekâsı ile öyle alay eder gibi bir üslupta konuşacaklar mı bunlar? Ayıp ayıp. Allah’tan korksunlar. Çok ayıp ediyorlar.
Sayın Adnan Oktar'ın 6 Aralık 2010 tarihli röportajından Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR:Nisa Suresi, “Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) Melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar” (Nisa Suresi, 172). Bak, bir tek İsa Mesih (a.s.) için Allah bunu söylüyor. Hiçbir Peygamber için söylemiyor. “Yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) Melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Sürekli ibadet ediyor Melekler. İsa Mesih (a.s.) ne yapıyor? O da ibadet ediyor, namaz kılıyor. Ölmüş olsa ibadet edemeyecekti. Ölmediği için, canlı olduğu için Allah Katında ibadete devam ediyor. Allah da ona dikkat çekiyor bak, “Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) Melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar. Kim O'na ibadet etmekten kaçınırsa büyüklenirse bilmeli ki onların tümünü huzurunda toplayacaktır”. Ağrına gidiyor adamın secdeye kapanmak, kıyam etmek ağrına gidiyor, yapmıyor.
Hz. İsa (a.s.)’ın sağ olduğuna dair de delil hükmünde bir ayettir, Nisa Suresi’nin 172. ayeti. “Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar”, yani samimi tavırda bulunanlar, samimi yaşayanlar, “onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek” onlara sevaplarını ödeyecek. “Ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de.” Yani “fazla fazla sevap vereceğim” diyor, Allah. “Kaçınanlar ve büyüklenenler, onları acıklı bir azapla azaplandıracaktır ve kendileri için Allah'tan başka bir (vekil) koruyucu dost ve yardımcı bulamayacaklardır”. Dünyada da sürünüyorlar öyle tipler, aşağılanıyorlar. Rezil, rüsva, hep böyle perişan, sıkıntı, acılar içerisindeler. Ahirette de Allah intikam alıyor sonsuza kadar.
“Ey insanlar Rabbinizden size 'kesin bir kanıt (burhan)' geldi (Kuran) ve size apaçık bir nur (Kuran) indirdik”. 174. ayet. Bak kapalı değil. “Size apaçık bir nur (Kuran) indirdik”. Allah, Tevrat ve İncil için de aynı şekilde “nurdur” diyor, Allah, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 1 Mayıs 2011 tarihli röportajından Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR:Şeytandan Allah’a sığınırım; “Ey Kitap Ehli, dininiz konusunda taşkınlık etmeyin.” Yani, böyle gereksiz, yanlış, hatalı fikirler, düşünceler, hurafeler çıkartmayın.“Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin.” Doğru söyleyin. “Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah'ın elçisi ve kelimesidir. Onu (‘OL’ kelimesini) Meryem'e yöneltmiştir ve O'ndan bir ruhtur.” “Allah’tan bir ruhtur” diyor. Onun için Ruhullah deniyor Hz. İsa (a.s)’a; Kelimetullah ve Ruhullah. “Öyleyse Allah'a ve elçisine inanınız; "üçtür" demeyiniz. (Bundan) kaçının, sizin için hayırlıdır. Allah, ancak bir tek İlah'tır. O, çocuk sahibi olmaktan Yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur. Vekil olarak Allah yeter. Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır.” “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” Hz. Mesih (a.s) ve yakınlaştırılmış melekler sürekli rüku ve secde ediyorlar. Hz. İsa (a.s) da onların yanında, o da aynı şekilde ibadet ediyor. Allah ona dikkat çekiyor. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa” diyor Allah. “Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de.” Bu ayet de Hz. İsa Mesih (a.s)’ın ölmediğinin, Allah Katı’nda olduğunun bir başka delilidir. Hiçbir Peygamber için söylememiş Allah bunu. Sadece Hz. İsa Mesih (a.s) için söylüyor. Mesela ne Hz. İbrahim (a.s) için, ne Hz. İshak (a.s), ne Hz. Yakup (a.s) için, hiçbir Peygamber için Allah bunu söylemiyor, sadece Mesih (a.s) için söylüyor. Bak, “Mesih ve yakınlaştırılmış yüksek derece sahibi melekler,” yani Cebrail (a.s), Mikail (a.s), İsrafil (a.s) gibi melekler, “Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Çünkü Hz. İsa (a.s) ile birlikteler şu an ve Allah’a kul olmaktan kaçınmıyorlar. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” halbuki Hz. İsa (a.s) vefat etmiş olsa ibadetle mükellef değil ama vefat etmediği için ibadetine devam ediyor. Allah Katı’nda da ibadetine devam ediyor, inşaAllah. Melekler nasıl ibadet ediyorsa, o da ibadet ediyor şu an.
Sayın Adnan Oktar'ın 8 Haziran 2011 tarihli röportajından Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR:Bismillah. 171, 172, 173, şeytandan Allah’a sığınıyorum.
ALTUĞ BERKER: İnşaAllah Hocam. Nisa Suresi, şeytandan Allah’a sığınırım. “Ey Kitap Ehli, dininiz konusunda taşkınlık etmeyin, Allah'a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin. Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah'ın elçisi ve kelimesidir. Onu (‘OL’ kelimesini) Meryem'e yöneltmiştir ve O'ndan bir ruhtur. Öyleyse Allah'a ve elçisine inanınız; ‘üçtür’ demeyiniz. (Bundan) kaçının, sizin için hayırlıdır. Allah, ancak bir tek İlah'tır. O, çocuk sahibi olmaktan Yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur. Vekil olarak Allah yeter. Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de. Çekimser davrananlar ve büyüklenenler, onları acıklı bir azaplaazaplandıracaktır ve kendileri için Allah'tan başka bir (vekil) koruyucu dost ve yardımcı bulamayacaklardır.”
ADNAN OKTAR:Bu ayette dikkatini çeken ne?
ALTUĞ BERKER:Estağfirullah Hocam. Daha evvel açıklamıştınız, “Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır.” “Şu an da Hz. İsa (a.s)’ın, meleklerle birlikte ibadet ettiği yani gökte yaşadığını” söylemiştiniz Hocam, inşaAllah.
ADNAN OKTAR: Ölen bir insan ibadet eder mi?
ALTUĞ BERKER:Etmez Hocam, evet.
ADNAN OKTAR:Değil mi? Ölmeyen için ibadet geçerlidir. Melekler de sağlar, Hz. İsa (a.s) da sağ, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 18 Ekim 2012 tarihli röportajından Hz. İsa Mesih (as) ile ilgili ayet açıklamaları.
ADNAN OKTAR: Hz. İsa (a.s) ile ilgili ayetler, diğer peygamberlerde olan açıklamalardaki gibi değil. Diğer peygamberlerde hep onların suçlandığını, baskı gördüklerini, tevhid dinine çağırdıklarını, ihlaslı ve samimi olduklarını, temiz olduklarını, tebliğ yaptıklarını ama zorluklarla da karşılaştıklarını uzun uzun anlatıyor Cenab-ı Allah.
Hz. İsa Mesih (a.s)’da, bambaşka bir anlatım var. Yani hiç bağdaştıracağımız gibi değil. Mesela diyor ki buradaki ayette, şeytandan Allah’a sığınırım, Nisa Suresi 172-“Mesih ve yakınlaştırılmış melekler” hiçbir peygamber için söylenmiş bir açıklama değil bu ayette, Kuran’da yoktur bu. Bakın “Mesih ve yaklaştırılmış melekler”, ikisini birlikte, “Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Yani mesela Allah derdi ki; Peygamberler, salih müminler. Ama bakın sadece diyor ki Mesih, sadece Mesih, “Mesih ve yakınlaştırılmış melekler, Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Yani burada Hıristiyanlığa bir cevap var. Tek Allah inancına onları çağıran bir anlatım var ama meleklerin yanında olan Mesih, ondan bahsediliyor. Şimdi insanların yanında olsa, derdi Cenab-ı Allah, yani buradaki görünüm Mesih’in meleklerin yanındaki görünümüyle ilgili anlatım, olduğu yeri söylüyor; “Mesih ve yakınlaştırılmış melekler, Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Ne yapıyorlar melekler? Allah’a secde ediyorlar, rüku ediyorlar, kıyam ediyorlar. Hz. İsa Mesih (a.s) ne yapıyor? Onlarla beraber, o da Allah’a rüku edip, secde ediyor. Hepsi birlikte diyor, Mesih’le melekler, tamamı bana ibadetten kaçınmazlar. Bu melekler aleminde olduğunu gösteriyor Hz. İsa Mesih (a.s)’ın şu an. “Kim ona ibadet etmekten kaçınırsa ve büyüklenirse, onların tümünü huzurda toplayacaktır.” Huzuruna toplayacaktır Cenab-ı Allah. Yani yapamaz hiç kimse zaten, aklı başında bir insan yapamaz. Hz. İsa Mesih için, bulunduğu yer ve etraftaki arkadaşlarının kimler olduğunu belirten bir ayet. “Ey Kitap ehli, dinimiz konusunda taşkınlık etmeyin. Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin.” Şeytandan Allah’a sığınırım. Bakın dinimiz konusunda taşkınlık etmeyin. Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin. Ama Allah’a karşı gerçek olanı söylerse, Allah kabul ediyor. Yani o zaman tamam diyor Allah, oradaki eksikliği söylüyor Cenab-ı Allah. “Meryem oğlu Mesih (İsa) ancak Allah’ın elçisi ve kelimesidir. Onu, Ol kelimesini Meryem’e yöneltmiştir” Cenab-ı Allah “ve ondan bir ruhtur.” Allah’tan bir ruhtur ve Allah’ın kelimesidir. “Öyleyse Allah’a ve elçisine inanınız. Üçtür demeyin” diyor Allah. Allah var, bir de elçisi var. Bundan kaçının diyor Hıristiyanlara Cenab-ı Allah. Sizin için hayırlıdır, yani bunu yaparsanız hayırlı olanı yapmış olursunuz diyor Cenab-ı Allah. Allah inancına onları davet etmemizi istiyor, Hıristiyanlarla. Hani niye bağlantı kuruyorsun, niye konuşuyorsunuz diyorlar ya, inşaAllah. “Allah ancak bir tek İlahtır”, tek bir İlahtır, “O, çocuk sahibi olmadan yücedir.” Çocuk sahibi değildir diyor Cenab-ı Allah. “Göklerde ve yerde her ne varsa onundur, vekil olarak Allah yeter.” Yani Allah’ın Hıristiyanlardan istediği; tek Allah’a inanın diyor. Hıristiyanlara göre de namazlarını kılmaları gerekiyor. Namazlarınızı kılın diyor Allah, zekatınızı verin. Yani burada benim Kurandan anladığım Hz. Muhammed (s.a.v.)’i peygamber kabul etseler, gerçek bir Hıristiyan olmuş olacaklar. Yani Kuran’ın o hak olan hükümleriyle, yanlış olan inançlarını değiştirseler, konu bitecek, inançları tam oturmuş olacak inşaAllah.
Nisa Suresi 164. ayette Cenab-ı Allah; “Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere’’ hikayelerini anlattığımız elçiler var, tebliğciler var diyor Allah, elçileri biliyoruz, Kuran’da, “ve anlatmadığımız elçilere” bir de anlatmadıklarım var diyor. Tebliğciler, Allah’ın dinini yayanlar, elçiler, “onlara da vahyettik” diyor Allah. “Allah, Musa ile de konuştu. Elçiler, müjdeciler, uyarıcılar gönderildi.” Bakın elçiler ne için gönderildi? “Müjdeciler ve uyarıcılar olarak gönderildi.” İncil de zaten müjde anlamına geliyor biliyorsunuz, Kuran da bir müjdedir. Çünkü Kuran’da Allah müjdeler anlatıyor. “Öyle ki elçilerin sonra insanların Allah’a karşı savunacak delilleri olmasın. Allah üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.” “Öyle ki, elçilerden sonra insanların Allah’a karşı savunacak delilleri olmasın.” Ahirette sorgulandığında, Kuran’dan sorgulanıyor Müslümanlar, Kuran’dan ne anladıysa, samimi olarak kanaati neyse, ona göre cevap vermesi gerekiyor. Fıkıh kitaplarından sorulmayacak Müslümanlar. Bakın Cenab-ı Allah diyor ki, hiçbir Peygamber için bu ifade yok. Hz. İsa farklı dedim ya.
Nisa Suresi 157, şeytandan Allah’a sığınırım; “Ve biz, Allah’ın resulü Meryem oğlu Mesih İsa’yı gerçekten öldürdük demeleri nedeniyle, onlara böyle bir ceza verdik. Oysa onu öldürmediler” diyor Allah. Halbuki peygamberler de söylüyor Allah, öldürdüler diyor. Değil mi? Yahya’yı öldürdüler, birçok peygamberleri öldürüyordunuz diyor, hatta Yahudileri Allah bu konuda kınıyor, peygamberleri öldürüyordunuz diyor, öldürdünüz diyor. Ama bir tek Hz. İsa Mesih (a.s) için, “oysa onu öldürmediler” diyor. Bakın, her peygamberi öldürdü derken Allah, Hz. İsa Mesih (a.s) için Allah, “oysa onu öldürmediler” diyor. “Ve onu asmadılar.” Yani çarmıha germediler. “Ama onlara bir benzeri gösterildi.” Bu bir mucize, Hz. İsa Mesih (a.s)’a benzeyen bir kişiyi, Hz. İsa Mesih (a.s) diye astılar. “Gerçekten onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, kesin bir şüphe içindedirler.” Şu anda da şüphelerinden dolayı sürekli tartışıyorlar. “Onların zannına uymaktan başka, buna ilişkin hiçbir bilgileri yoktur.” Böyle bir şey yok diyor Cenab-ı Allah. Zanna uyuyorlar diyor. Bir daha vurguluyor Allah, “onu kesin olarak öldürmediler.” Hiçbir peygamber için iki kere Allah ayette onu öldürmediler demiyor. Bir tek Hz. İsa Mesih (a.s) için deniyor, onu öldürmediler. Bazı kardeşlerimiz ne diyor? ‘Tamam Allah öldürmedi, ama öldürdü’ diyorlar. Öldürmediler dediğine göre, yani oradaki olay, yani öldürmediler ama bir şekilde öldü diyorsunuz. Asmadılar, öldürmediler diyor Cenab-ı Allah. Bakın bunların anlatımını kilitlemek için Allah diyor ki; “Hayır Allah onu kendine yükseltti, ref etti, kendi katına aldı.” Derdi Allah yani öldü, işte diğer peygamberler için hüküm neyse onu söylerdi. Ama bak ne diyor? “Allah onu kendi katına yükseltti, kendine yükseltti. Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. Andolsun kitap ehlinden” bakın şimdi hiçbir peygamber için yok bu, bizim peygamberimiz (s.a.v.)’de dahil, sadece Hz. İsa Mesih (a.s)’a ait; “Andolsun kitap ehlinden”, yani Hıristiyan ve Musevilerden, “ölmeden önce”, yani adam sağ yaşıyor, daha ölmemiş, “ölmeden önce ona inanmayacak”, Hz. İsa Mesih’e inanmayacak “hiç kimse yoktur. Kıyamet günü o da onların onlarla ilgili şahit olacaktır” onlara şahit olacaktır. Şimdi kitap ehlinden bir adam var, birisi var, adam daha ölmemiş. Bu ayetin hükmünün olması için, Hıristiyan aleminin, bütün Musevi aleminin belirli bir dönemde, tamamının dünyada hepsinin iman etmesi lazım Hz. İsa Mesih (a.s)’a hepsinin. Bu ayet o zaman tahakkuk etmiş oluyor. Bir kısım arkadaşlar da diyor ki; ‘Hıristiyanlar, ölmeden birkaç saniye önce can çekişirken ona iman edecekler’ diyor. Ne faydası var? O iman mı? Onu Allah iman olarak kabul ediyor mu? Ayette açıklıyor Allah; Can boğaza dayanma anında, yani son andaki imanın geçerli olmadığını söylüyor Allah. Sen burada ne diyorsun? Mucize meydana geliyor diyorsun, Hz. İsa Mesih (a.s)’a adam imansızken, bir Hıristiyan, imansız bir Hıristiyan son anda ölürken iman ediyor diyorsun. O zaman senin dediğine göre cennete gitmesi gerekir. Hıristiyanların birçoğu cehenneme gidecek. Musevilerin de birçoğu cehenneme gidecek. Müslümanlardan da birçoğu cehenneme gidecek. Bir de son andaki iman geçerli mi? Değil. Ayetin hükmü açık, ayette alenen söylüyor Cenab-ı Allah; son anda can boğaza dayanmışken iman etmek, hükmü yoktur diyor Allah. Sen de diyorsun ki, ‘can boğaza dayandığı anda iman edecek adamlar ve bu da geçerli olacak’ diyorsun. O zaman bütün Hıristiyanlar cennete gider senin dediğine göre. Bakın ayeti kabul etmemek için ne yollara giriyorlar? Şu başörtüsü ayetinde çektikleri sıkıntıyı görüyorsunuz, burada da yine böyle sıkıntı çekiyorlar. Hz. İsa Mesih (a.s)’in inişini engellemek için, kendi kafalarına göre, akıl almaz yorumlar yapıyorlar. Halbuki hüküm çok açık; “kitap ehlinden diyor, ölmeden önce ona inanmayacak hiç kimse yoktur.” Dünyanın belirli bir döneminde kitap ehlinin tamamı iman ettiğinde, bu ayetin anlamı tam tahakkuk etmiş oluyor. İşte o da, Hz. Mehdi (a.s) döneminde.
Sayın Adnan Oktar'ın 17 Haziran 2013 tarihli sohbetinden Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Ya Allah, bismillah. Nisa Suresi, 172. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Mesih” Hz. İsa Mesih (a.s), İbn-i Meryem “ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler” Cebrail, Mikail hep beraberler. Onun için özellikle belirtiyor Allah. Aynı yerdeler. “Allah'a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Hz. İsa Mesih (a.s), ibadete devam ediyor. Ölen bir insan, ibadete devam edebilir mi? Aynı mekandalar. İbadet bitiyor ama Hz. İsa Mesih (a.s)’ın ibadete devam ettiğini söylüyor Allah. “Kim O'na ibadet etmekten kaçınırsa ve büyüklenirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır.” 173- “Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de” diyor, Allah.
174-“Ey insanlar Rabbinizden size 'kesin bir kanıt (burhan)' geldi” yani Mehdiyet, başta Kuran ama ikinci işari anlamı Hz. Mehdi (a.s). “ve size apaçık bir nur (Kur'an) indirdik.” Yine Kuran’a işaret, Kuran kastediliyor, fakat Mehdiyet’e de ikinci dereceden işaret var.
Sayın Adnan Oktar’ın 4 Mayıs 2014 tarihli sohbetinden Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Hiçbir peygamber için ifade edilmeyen konuşmalar İsa Mesih için derç edilmiştir Allah tarafından. "Mesih ve yakınlaştırılmış yüksek derece sahibi melekler Allah'a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar." Mesela bak hiç bir peygambere bu ifade yoktur. Bir tek İsa Mesih içindir. “Kim ona ibadet etmekten kaçınırsa, büyüklenirse onların tümünü huzuruna toplayacaktır.” Hz. İsa Mesih (a.s) ve melekler Allah'a ibadet ediyorlar. Ölmüş bir insan ibadet eder mi? Etmez. Diyorlar ki; Hz. İsa Mesih (a.s) öldü diyorlar. Allah ibadet ettiğini söylüyor. İbadet demiş ayette değil mi? Meleklerle beraber. Ölmüş insanda ibadet sakıt olur, kalkar.