Sayın Adnan Oktar'ın 22 Mart 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Nur Suresi, 31. ayet. Şeytandan Allah’a sığınırım. Cenab-ı Allah diyor ki: “Mü’min kadınlara söyle: Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar” harama bakmasınlar, yani Allah’ın yasakladığı mahalle bakmasınlar. “Ve ırzlarını korusunlar,” gayri meşru, cinsel ilişkide bulunmasınlar. Helali olmayan bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesinler. “Süslerini açığa vurmasınlar.” Süslerini kapalı tutacaklar. Kime? Şimdi anlatıyor, Cenab-ı Allah. Herkese süslerini göstermiyorlar. Süslerini gösterebileceklerini gösteriyor bakın, babası, ağabeyi dahil. Yobaz takımının bu ağırına gidiyor ama Allah böyle diyor. Allah’a namus dersi vermeye kalkıyorlar, haşa. “Ancak kendiliğinden görüneni hariç” kendiliğinden görünen kısmı dışarıdaki insanlara gösterebilirler, diyor. “Örtülerini, göğüslerinin üstüne darbetsinler.” Kapatsınlar, göğüslerini göstermesinler kimseye. Eskiden açık göğüsleri kadınların çoğunun, göğüslerini örtsünler diyor Allah. Göğüsleri de süsleridir kadınların, göstermeyecekler. Şimdi süslerini kimlere gösterebileceğini sayıyor Allah. Şimdi yobaz takımının bu çok ağırına gidiyor. Fenalık geçiriyorlar. Allah’ın hükmünü beğenmiyorlar. Bu çok manidardır, bunun üstüne gitmek lazım. “Süslerini, kendi kocalarına.” Kime gösteriyormuş kadın? Kendi kocasına gösterebiliyormuş. Başka,”babalarına” başka, “kayınpederine,” başka, “oğullarına, kocalarının oğullarına, kendi kardeşlerine, kardeşlerinin oğullarına, kız kardeşlerinin oğullarına, kendi kadınlarına, sağ ellerinin altında bulunanlardan,” yani hizmetçiler, “kadına ihtiyacı olamayan” yani evdeki sadık hizmetçiler, yahut cinsel iktidarını kaybetmiş hizmetçiler, “(arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan” yani kadınların cinselliğini, cinsel organını tanımayan, bilmeyen “çocuklardan başkasına göstermesinler.” Bunlara gösterebilir diyor Allah. Yobazlar “haşa” diyor. “Küfre gittin sen” diyor. “Nasıl bunu söylersin” diyor. Allah söylüyor. Allah’ın dediğini söylüyorum ben. “Allah söylüyorsa kabul etmiyorum ben” diyor. Müşrikin azgınlığını görüyor musun? Allah’ın hükmü bakın, çok açık.
Fizilal’il Kuran Tefsirinde, Seyyid Kutup; “Eşlerin dışında sayılan bu grupların, göbek altından diz kapağının altına kadar olan kısmın dışında, kadının vücudunu görmelerinde ne kendileri ne de kadın için bir sakınca yoktur” diyor.
Ömer Nasuhi Bilmen Hazretleri de, uzun uzun bu listeyi saydıktan sonra; “Ancak göbekten diz kapaklarına kadar olan mahallerini kocalarından başka hiç bir kimseye açı vermemeleri lâzımdır,” diyor. Yobazlar da, kökten Allah’ın bu hükmünü kabul etmiyorlar. Peygamberimiz (s.a.v.)’in de birçok hükmünü kabul etmezler. Onların kendi din anlayışı var, onu kabul ediyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 14 Mayıs 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. Nur Suresi, 31-“Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar” harama bakmayın diyor Allah, “ve ırzlarını korusunlar” ‘gayri meşru cinsel ilişkide bulunmayın’ diyor çok açık hükümler, “süslerini açığa vurmasınlar” süs ne biliyor musun? Sor bir yobaza, “boncuk” diyorlar. Boncukmuş. Hırıltılar içerisinde bu boncuğu görünce kafayı çiziyorlarmış. Bunun görünmemesi gerekiyormuş. Bol bol gösterelim de, biraz kafayı çizsin şu herifler. Boncuk değil buradaki ifade, boncuk değil. Anlamazlıktan gelmeyin. Bakın “süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç.” Tabi olarak görünen azaları, vücut organları hariç. “Örtülerini” baş kelimesi geçmiyor, Allah adına yalan söylemeyecekler. “Örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar.” Darp etsinler, göğüslerini kapatsınlar. Yani memeleri açık olmayacak hanımların, ‘kapatın’ diyor. “Süslerini” boncuk değil. Avanaklığa girmesinler, sahtekarlığa gerek yok. Boncuk değil. Boncuk bu. Boncuğun görünmesinde hiçbir şey yok. Kiloyla satılıyor. “Süslerini, kendi kocalarından” ‘kendi kocalarına göstersinler’ diyor Allah. Gösterebilirler. Bütün süslerinin hepsini kocalarına gösterebilir, ‘helal’ diyor Allah. Bir kadın süslerini, bütün süsünü kocasına gösterebilir. ‘Babasına da gösterebilir‘ diyor Allah ‘kayınpederine de’ “ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan” bakın hizmetçi ama bu “kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız)” cinsel gücü olmayan, cinsellikten etkilenmeyen, cinselliği bilmeyen, o özelliğini kaybetmiş “hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan” kadınların cinsel organını bilmeyen, kadın cinselliğinden etkilenmeyen, anlamayan “çocuklardan başkasına göstermesinler.” Eşek olsa anlar burada kastedilenin ne olduğunu. Bir sorun bakalım yobazlara anlamışlar mı? Bak bu kaçıncı anlatışım, yine anlamıyorlar. “Boncuk kastediliyor orada” diyor. Ne boncuğu? Burada boncuktan bahis geçiyor mu? “Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar.” Depretmesinler. “Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki felah bulursunuz." Çok açık buradaki hüküm. Çok açık buradaki hüküm. Bana sordular, dediler ki; “bir genç kız veyahut annesi, oğlunun yanında babasının yanında eşinin yanında nasıl kıyafetle gezebilir?” İşte Nur Suresi açıklıyor. “Yok ya orada boncuk açıklanıyor” diyor. Sahtekarca yalan söylüyor. Cahilliğinden diyenleri tenzih ederim. Nerenin boncuğu orada, boncuktan bahsediliyor mu? Sahtekarca anlamazdan geliyorlar, işlerine gelmiyor. Çünkü onların namus anlayışlarına ters buradaki anlatım. Allah’a namus öğretmeye kalkıyor bu ahmaklar.
Sayın Adnan Oktar'ın 23 Mart 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: “Mü'min kadınlara da söyle: "Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar” bakmayacak harama. “ırzlarını korusunlar” yani helali olmayan bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesinler. “süslerini açığa vurmasınlar” süslerini insanlara göstermiyor mümin kadınlar. “ancak kendiliğinden görüneni hariç” yani doğal olarak görünen, tabi olarak, yani görünmesi zaruri olan, doğal olan, tabi olan “görüneni hariç” onu gösterebilirler diyor, süslerini. “örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar” göğüsleri açık olmasın, göğüslerini kapatsınlar. Göğüsleri kadınların tamamen açık, yani sutyensiz kadınlar, öyle düşünün, “göğüslerini kapatsınlar” diyor Allah, “göğüslerini örtsünler”. Sokakta öyle geziyorlardı eskiden, sutyensiz geziyor. “Süslerini” şimdi kimlere göstereceğini Allah sayıyor: “kendi kocalarına göstersinler” diyor Allah. Bir. Kime gösteriyormuş süslerini? Kendi kocasına gösteriyor. Eşiyse, evli, nikahlı kocasına süslerini tamamen gösterebiliyor, rahat. Başka? Babalarına gösterebiliyor. Başka? Kayınpederlerine. Başka? “oğullarına, kocalarının oğullarına, kendi kardeşlerine, kardeşlerinin oğullarına, kız kardeşlerinin oğullarına ya da kendi kadınlarına ya da sağ ellerinin altında bulunanlara” yani hizmetçilere “kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçiler” yani bu tarz hizmetçiler, arzusuz, iktidarsız, kadından etkilenmeyen, cinsel gücü olmayan “hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan” yani kadınların cinselliğini tanımayan, cinselliği bilmeyen, tanımayan “çocuklardan başkasına süslerini göstermesinler”. Bunlara gösterebilirler, diyor Allah. Adam ne diyor? “Hâşâ, ne konuştuğundan haberin var mı? Olur mu? Sen küfre gidiyorsun”. “Allah diyor” diyorum, “yok, Allah dese de ben kabul etmiyorum” diyor. Sorun yobazlara, kabul etmezler. “Bu Allah’ın hükmünü kabul ediyor musunuz?” deyin, etmezler.
Sayın Adnan Oktar'ın 21 Mayıs 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bakın bir daha söylüyorum; “Mümin kadınlara söyle gözlerini harama çevirmekten kaçındırsınlar” harama bakmasınlar. “Irzlarını korusunlar” yani gayri meşru cinsel ilişkiye girmesinler. “Süslerini açığa vurmasınlar.” Şimdi süs deyince işte adamlar diyor ki; “süs dediğin bu” diyor, “bunu açığa vurmasınlar.” Böyle bir şey yok Kuran’da, böyle bir ifade geçmiyor. Boncukla ilgili bir ifade yok. Boncuk hiçbir şekilde de insanı etkilemez, kiloyla satılıyor. Ata, eşeğe kendiye hepsine takarlar boncuk. Her yerde boncuk vardır. Boncukla hiçbir şey olmaz. Çocuklar misket oynar o da bir boncuktur, değil mi? Ne oluyor, misketi görünce elin ayağın boşalıyor kendini mi kaybediyorsun? Hiçbir şey olmaz. “Süslerini açığa vurmasınlar. Ancak kendiliğinden görüneni hariç.” Yani normal insan yaşantısı içerisinde görünen azaları hariç. “Örtülerini yakalarının üstünü kapatacak şekilde koysunlar.” Göğüslerini kapatsınlar. Yani kadınlar göğüsleri açık, memeleri açık geziyor “onu örtün” diyor Allah, “kapatın” diyor. Bakın süslerini kimlere göstereceğini Cenab-ı Allah açıklıyor. “Kadınlar süslerini şu kişilere gösterebilirler” diyor. Birinci olarak, “kendi kocalarına” gösterebilirler diyor, “bütün süslerini gösterebilirler” diyor Allah kendi kocalarına. Başka, “babalarına, kayınpederlerine, oğullarına, kocalarının oğullarına, kendi kardeşlerine, kardeşlerinin oğullarına, kız kardeşlerinin oğullarına, kendi kadınlarına, sağ ellerinin altında bulunanlardan” yani hizmetçilerden, “ya da kadına ihtiyacı olmayan arzusuz veya iktidarsız” cinsel gücünü kaybetmiş, kadından cinsel olarak etkilenmeyen “hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan” cinsellikten haberi olmayan, kadının cinsel organını bilmeyen, kadın cinselliğini tanımayan, etkilenmeyen “çocuklardan başkasına göstermesinler.” Burada incik boncuk geçmiyor, buradaki ayet çok açık. Kadınların hürriyeti ile ilgilidir bu. Evdeki rahat davranmaları, rahat kıyafetle ilgili bir ayettir. Boncukla ilgili bir hüküm geçmiyor burada. Göz göre göre milleti kandırıyorlar, dürüst olacaklar. Çarşafta bir kısım kardeşlerimizin herhalde işine gelmiyor anladığım kadarıyla. “Dışarı çıktığınızda” diyor, Allah “hür ve şerefli bilinmeniz için, eza görmemeniz için” yani size sarkıntılık olmaması için canınızın yanmaması için “tedbir olarak çarşaf giyin” diyor Allah. Cilbap, çarşaf, normal siyah çarşaf işte bütün vücudu örten genişçe bir örtü. Başından ayaklarına kadar bütün vücut azalarını örten bir kıyafet. “Onunla dışarı çıkarsanız size eza etmezler” diyor Allah, korunmuş olursunuz. Hür bilinirsiniz, hür ve şerefli bilirsiniz, ayet bu anlaşılmayacak gibi değil. Ama bakın şartlı ayet, “eğer eza görüyorsanız” diyor Allah. Hür bilinmiyorsanız yani “bunu karıştırıyorsa insanlar dışarıda bu durumda çarşaf giyip dışarı çıkın” diyor Allah. Kıyamet’e kadar geçerlidir bu ayet, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 9 Nisan 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Nur Suresi 31 ve 32. Ali Bulaç Hocamız’ın tefsirinde şöyle geçiyor. Şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adı ile. “Mü'min kadınlara da söyle: "Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar.” Gayrimeşru ilişkiye girmesinler “süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç.” Onu da gösterebilirler diyor Cenab-ı Allah. “Baş örtülerini” Burada da hoca baş kelimesini ilave etmiş. Öyle bir kelime yok, “örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar.” Göğüslerini kapatsınlar. Süslerini kimlere gösterebiliyorlarmış? “kendi kocalarından ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına süslerini göstermesinler” diyor. Biz bunu söylemiştik, yobaz takımı ayağa kalkmıştı. Kafayı çizdiler. “Nasıl der bunu?” falan diye. Allah diyor diyorum. “Allah yanlış diyor” diyor, haşa. “Biz doğrusunu biliyoruz” diyor. “Kuran diyorsa, Kuran da yanlış söylüyor” diyor. Allah’a ahlak öğretiyorlar, haşa. Bu ayetin anlamı; kadınlar, kızlar; oğullarının, babalarının, kocalarının yanında nasıl giyinebilirler, bunu anlatıyor ayet. Yobaz takımı kabul ediyor mu bunu? Etmez. Bu ayeti gayri ahlaki görüyorlar, haşa. Ahlaka uygun görmüyorlar. Yobazlar kabul etmezler bu ayeti. Okudular, anlamını anladılar, şok oldular, acayip şaşırdılar. Ahmak herifler, anlamamışlar bu vakte kadar. Anlayınca acayip şaşırdılar. Şimdi dinden de çıkar bu alçaklar. Çünkü “ben böyle dini kabul etmem” der. Ve etmiyorlar zaten. Bu, Allah’ın hükmü diyorsun, “yok, kabul etmiyorum” diyor. Yobazlara gidin sorun, kabul etmezler. Allah, açıkça söylüyor; “Süslerini kendi kocalarına gösterebilirler, babalarına gösterebilirler” diyor. Yobaz bunu kabul eder mi? Etmez. “Kayınpederine gösterebilir” diyor Cenab-ı Allah, “oğullarına gösterebilir, kocalarının oğullarına gösterebilir” diyor. Yobaz bunu kabul etmez.
Birçok Kuran hükmünü çirkin karşılıyorlar. Peygamberimiz (s.a.v)’in evlilikle ilgili ayetlerini çirkin karşılıyorlar, cennette kadınların, mesela “göğüsleri yeni tomurcuklanmış” diyor, haşa diyor adam. “Allah öyle bir şey demez” diyor. Yobaza şimdi sen ne diyeceksin?
Size kalsa, bu modern genç kızlar, bakımlı genç kızlar, modern delikanlılar hepsi küfrün kucağına itilmesi gereken, haşa cehennem odunu gibi gördüğünüz insanlar. Hepsini lanetlenmiş görüyorsunuz. Ben de onları canım gibi seviyorum, bağrıma basıyorum, kardeşim olarak görüyorum, İslam’ı, Kuran’ı öğrenmeleri için gayret ediyorum. Müzik dinleyen, dans eden insanları hep lanetlenmiş görüyorsunuz. Hepsini cehennem odunu gibi görüyorlar. Bizim Anadolu’nun, Türkiye’nin her tarafı oynar, dans eder. Karadeniz’e gidersin, Laz havası ile oynar. Anadolu’da davul, zurna ile oynarlar. Akdeniz’e gidersin, yine oranın kendine has oyunları vardır. Trakya’nın kendine has oyunları vardır. Düğünlerde her yerde eğlenir halk. Her yerde müzik dinlenir. Hepsini cehennem odunu olarak görüyorlar. Evinde resim olan, “o eve zaten melek girmez” diyor. Ne yaptığınızdan haberiniz yok ki. Ne konuştuğunuzdan haberiniz yok. O karanlık dünyanıza beni de çekmeye çalışıyorsunuz, ben de sizi aydınlatmaya çalışıyorum. Kuran’ın yeterli olmadığını ima etmeyi, iman hizmeti olarak görüyorlar. “Kuran yeterli değildir” diyor. Allah diyor ki; “Kuran yeterli, her şeyi içinde yazdım” diyor. ‘Öyle bir şey yok’ diyor. Peygamberimiz (s.a.v)’e “bize bir Kuran daha getir” diyorlar. Müşrikler de, yobaz takımı ne diyorlar? “Kuran bize yeterli değil, bir mislini daha getirin” diyorlar.
Sayın Adnan Oktar’ın 10 Nisan 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bakın diyor ki, “Mü’min kadınlara söyle. Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar” Harama bakmasınlar “ve ırzlarını korusunlar;” gayri meşru ilişkiye girmesinler. “süslerini açığa vurmasınlar” süslerini göstermesinler, “ancak kendiliğinden görüneni hariç.” Doğal olarak görünen hariç. “Örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar.” Göğüslerini kapatsınlar. Tamamen üstsüz, göğsü açık gezen kadınlar göğüslerini kapatsınlar diyor Cenab-ı Allah. “Süslerini, kendi kocalarından ya da babalarından ya da kayın pederlerinden ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız)” cinsel gücü olmayan “hizmetçilerinden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan” kadının cinsel organını bilmeyen, kadının cinselliğini bilmeyen “çocuklardan başkasına göstermesinler.” Allah’ın hükmü açık. Adamlar dehşet içinde Allah’ın hükmünü anladılar, acayip şaşırdılar. Diyor ki: “Allah böyle diyorsa, ben Müslüman değilim.” Bu kadar ahlaksız, cibiliyetsiz, karaktersiz adamlar. Mesela Cenab-ı Allah, dünyanın ilk yaratılışında Hz. Adem (a.s.) ve Havva vardı. İkizler oldu. Erkek kardeşiyle, kız kardeşi Cenab-ı Allah evlendirtti. Helal. Ahlakı Allah belirler. Şu an bizim için bu ahlaksızlıktır. O devirde ahlaktır. Allah’ın demesine göre olur ahlak. Allah diyor ki: “bu güzel” Kız kardeşle oğlan, erkek kardeşin evleniyorlar, ilişkiye giriyorlar. Çocuk oluyor. Sonra belirli bir safhadan sonra Allah haram kılıyor. “Artık kız kardeşle, erkek kardeşler hiç bir şekilde ilişkiye giremez” diyor Allah, haramdır. Bundan sonra ahlak bu olmuş oluyor. Allah’ın belirlemesine göre olur. Yobazlar onu da hazmedemiyorlar, “o da olmaz” diyor. Yani manyaklıklarının ucu bucağı yok. Delilik derecesinde.
Sayın Adnan Oktar'ın 24 Nisan 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım: “Mü'min kadınlara da söyle: ‘Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar; süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç. Örtülerini, yakalarının üstünü (göğsünü kapatacak şekilde) koysunlar.” Bakın şimdi Cenab-ı Allah sayıyor, süslerini kimlere göstereceklerini. Yobazlar böğürüyor ama Allah böyle diyor. Babasının, annesinin yanında bir genç kızın nasıl giyinebileceğini, nasıl hür olacağını Allah açıkça ifade ediyor: “Süslerini, kendi kocalarından” kime gösteriyormuş? Kendi kocasına, ona süslerini gösterebilirsin diyor Cenab-ı Allah. Başka? “eşine ya da babalarından” yobazlar işte buna böğürüyor. Başka? “kayın pederlerine ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden” yani cinsel gücü olmayan arzusuz, iktidarsız hizmetçilere, onlara da gösterebilirsiniz diyor Cenab-ı Allah. “Yok, ben Allah’ın bu dediğini kabul etmiyorum” diyor. Böğürmene gerek yok, işte burada hüküm açık, “ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan” yani kadınların cinsel organını bilmeyen çocuklara. Bunlara da gösterebilirsiniz diyor süslerinizi. “Yok ben kabul etmiyorum, benim ahlak anlayışım ayrı” diyor. Allah’a ahlak dersi veriyorlar-haşa. Bu kadar ahmaklar bu yobaz takımı. Ayetin hükmü çok açık, anlaşılmayacak gibi değil, çok net. Bir genç kız babasının yanında nasıl gezinebilir açıkça anlatıyor Allah ayette. “Yok ben kabul etmem” diyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 15 Nisan 2012 tarihli röportajından Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Kısmen şerh edeceğim, dürüstçe dinleyeceksin. Şeytandan Allah’a sığınıyorum. Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla, “Mü'min kadınlara da söyle: ‘Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar.” “Harama bakmayın” diyor. Şimdi haramın ne olduğunu anlayacağız. “Ve ırzlarını korusunlar,” yani gayri meşru cinsel ilişkiye girmesinler, “süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç.” Doğal olarak görünen vücut azaları hariç. “Baş örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar.” Şimdi baş kelimesini çıkaralım, çünkü böyle bir ifade yok. Allah’a karşı yalan söylemiş oluruz. Baş kelimesi yok. Var dersen ayıp edersin, günaha girersin. “Örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar.” Göğüsleri açık kadınlar var, kapatıyor göğüslerini, inşaAllah. Yani açık, üstsüz gezemezler. “Onun üstüne örtüyü vursunlar” diyor, ‘darebe,’ “darp etsinler” diyor. Bak şimdi, işlerine gelmeyen yere geldi, asla kabul etmeyeceğin bir yer; “Süslerini, kendi kocalarına göstersinler” diyor Allah. Doğru mu bu? Doğru. İki; “babalarına,” üç; “kayın pederlerine,” dört; “ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız),” yani cinsel gücü olmayan, cinsel gücünü kaybetmiş, bir şekilde cinsel gücü olmayan, “hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan,” kadınların cinsel organını bilmeyen, “çocuklardan başkasına göstermesinler.” Kabul eder misin bu ayeti? Etmezsin. Ediyorum dersen, gel bana söyle. Yani ben sana yobaz demiyorum ama etmezsin. Adam, “eğer bu ayetse ben dini kabul etmiyorum” diyor. Anlamı çok açık, anlaşılmayacak gibi değil. Asla kabul etmezsiniz. Geçenlerde bir yobaz böğürdü, ben bu ayeti açıkladım. Ben ayetten söylemedim, düz söyledim; adam delirdi, aklını kaybetti. Ayeti okudum, gıkını çıkartamadı. Konu bu. Kuran’a uysanız, gayet güzel, çok şahane, temiz yaşayacaksınız ama Allah size akıl, fikir versin.
SAYIN ADNAN OKTAR'IN A9 TV'DEKİ CANLI SOHBETİ (14 MAYIS 2012; 23:00)
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. Nur Suresi, 31. “Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar” Harama bakmayın diyor Allah, “ve ırzlarını korusunlar” Gayrimeşru cinsel ilişkide bulunmayın diyor. Çok açık hükümler. “süslerini açığa vurmasınlar” süs ne biliyor musun? Sor bir yobaza, “boncuk” diyorlar. Boncukmuş. Boncuk değil buradaki ifade, boncuk değil. Anlamazlıktan gelmeyin. Bakın, “süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç.” Tabii olarak görünen azaları, vücut organları hariç. “Örtülerini” baş kelimesi geçmiyor, Allah adına yalan söylemeyecekler. “Örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar.” Darb etsinler, göğüslerini kapatsınlar. Yani memeleri açık olmayacak hanımların, kapatın diyor. “Süslerini” boncuk değil. Boncuk bu. Boncuğun görünmesinde hiçbir şey yok. Kiloyla satılıyor. “Süslerini, kendi kocalarından” Kendi kocalarına göstersinler, diyor Allah. Gösterebilirler. Bütün süslerini, hepsini kocalarına gösterebilir, helal diyor Allah. Bir kadın süslerini, bütün süsünü kocasına gösterebilir. Babasına da gösterebilir, diyor Allah. Kayınpederine de. “ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan” Bakın, hizmetçi ama bu “kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız)” cinsel gücü olmayan, cinsellikten etkilenmeyen, cinselliği bilmeyen, o özelliğini kaybetmiş “hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan” kadınların cinsel organını bilmeyen, kadın cinselliğinden etkilenmeyen, anlamayan “çocuklardan başkasına göstermesinler.” “Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar.” Depretmesinler. “Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki felah bulursunuz." Çok açık buradaki hüküm. Bana sordular, dediler ki; “bir genç kız babasının yanında veyahut annesi oğlunun yanında, eşinin yanında nasıl kıyafetle gezebilir?” İşte Nur Suresi açıklıyor. “Yok, orada boncuk açıklanıyor” diyor. Yalan söylüyor. Cahilliğinden diyenleri tenzih ederim. Anlamazdan geliyorlar, işlerine gelmiyor. Çünkü onların namus anlayışlarına ters buradaki anlatım. Haşa, Allah’a namus öğretmeye kalkıyor bu ahmaklar.
Sayın Adnan Oktar'ın 11 Ekim 2012 tarihli sohbetinden Nur Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım, “Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar” diyor Cenab-ı Allah. Bakmayacaklar, yani yanlışlıkla bir kadının bir yeri açıldığında Müslüman bakmayacak; haram. Yahut kasten de açıyorsa yine bakamaz. “Ve ırzlarını korusunlar.” Yani cinsel ilişkiye helali olmayan bir kişiyle girmesinler. Ancak helaliyse onunla cinsel ilişkiye girsinler. Irz demek; fercini korusun. Yani cinsel organlarına dikkat edecek müminler. Erkek olsun kadın olsun, gayri meşru cinsel ilişkiye girmeyecekler. Öbür türlü fuhuş olur, fahşa olur. “Süslerini açığa vurmasınlar.” Süsü bak Kuran açıklıyor. Bana sen demagoji yaparsan, senin sözünü ben dinlemem. Ben Kuran’ı dinlerim. “Ancak kendiliğinden görüneni hariç.” Bunu Allah bize bırakıyor. “Kendiliğinden görüneni hariç.” Şimdi biz bunu Kuran’dan anlıyoruz. “Örtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar.” Yani göğüsleri açıksa kadının göğüslerini kapatsınlar, vursunlar. Göğüsleri açmasınlar. “Süslerini, kendi kocalarından,” kime gösteriyorlarmış? Kocasına süsünü gösteriyor kadın. Başka? “Ya da babalarından, kayınpederlerine ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından,” yani evde bulunan kendi kadınlarına, aileden olan yahut o kişinin helali olan diğer kadınlar, “ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan,” yani cariyeler yahut kendini hibe etmiş kadınlar, “ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden,” bakın şimdi burada olay açıklığa kavuşuyor, dikkatli olun; bana hiç kimse demagoji yapmasın. Ben Allah’ın hükmüne göre bakarım. Sizin sözlerinize göre hareket etmem. “Ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden,” cinsi gücünü kaybetmiş, erkek hizmetçi ama cinsi gücünü kaybetmiş. Burada hedefin ne olduğunu anlamıyor musunuz? Neyi kastettiğini anlamıyor musunuz Kuran’ın? Ojeye mi bakacak cinsi gücünü kaybetmiş adam? Yani cinsi gücü olan bir adam ojeye baktığında çok etkilenmiş olacak, öyle mi? Öbür türlü olduğunda da etkilenmeyecek. Oje kastedilmiyor burada. “Kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız, cinsi gücünü kaybetmiş) hizmetçilerden,” kafanızı biraz çalıştırın, Kuran’ın hükmü çok açık, “ya da kadınların henüz,” yani şuuru açılmadığı için, “mahrem yerlerini tanımayan,” yani cinsel organlarını tanımayan; kadının göğsünü bilmiyor, cinsel organını tanımıyor, bilmiyor ve dolayısıyla da etkilenmiyor, “çocuklardan,” çünkü çocukta cinsi güç olamaz, anlamaz da. Çünkü ayetin ifadesi, “henüz” diyor. Çünkü ergenliğe daha gelmemiş. Ergenliğe geldiğinde tanır. “Kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan,” cinsel organını tanımayan, kadından etkilenmeyen yahut göğsünden, cinsel organından etkilenmeyen, tanımayan, “çocuklardan başkasına göstermesinler.” Ne demek istiyor Cenab-ı Allah? Çocuklara gösterebilirsiniz. Bir mahsuru yok. Çünkü etkilenmez, anlamaz, bilmiyor. Cinsi gücünü tamamen kaybetmiş hizmetçi; cinsi gücü yok, yani kadından anlamayacak hale gelmiş, cinsel ilişkiye giremeyecek durumda, bilmiyor; “ona da gösterebilirsiniz” diyor. “Kocana da gösterebilirsin” diyor, “babana da gösterebilirsin” diyor. Buradaki listede sayılı herkese de gösterebilirsin diyor. “Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar.” Depretmesinler. Gizlediği süsü ne kadının? Açıklıyor işte Kuran. “Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki felah bulursunuz.” Kuran’ın hükmü çok açık. Ne kadar tutucu yorumlarsa o kadar daha onun takva olduğuna inanıyorlar. Mesela Peygamberimiz (s.a.v) sarı saçı tavsiye etmesini dehşetle karşılıyor. Türkiye’de hanımların çok çok büyük bölümü sarı saçlı, dünyadaki hanımların da büyük bölümü sarı saçlı. Peki doğuştan saçı sarı olanı ne yapacağız? Doğuştan saçı kızıl olanlar ne yapacak? Siyah olanlar ne yapacak? Şu akıl mı Allah aşkına, bu nedir?