Sayın Adnan Oktar'ın 10 Ocak 2010 tarihli röportajından Sad Suresi ile ilgili açıklamalar.
Sayın Adnan Oktar'ın 17 Ocak 2010 tarihli röportajından Sad Suresi ile ilgili açıklamalar.
Sayın Adnan Oktar'ın 3 Haziran 2011 tarihli röportajından Sad Suresi ile ilgili açıklamalar.
Sayın Adnan Oktar'ın 11 Eylül 2011 tarihli röportajından Sad Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bismillah, Sad Suresi, 31; “Hani ona akşama yakın,” ikindi vakti gibi, “bir ayağını tırnağı üstüne diken, öbür üç ayağıyla toprağı kazıyan, yağız atlar sunulmuştu. O da demişti ki: "Gerçekten ben, mal sevgisini (hayvan sevgisini) Rabbimi zikretmekten dolayı tercih ettim." “Rabbimi zikretmekten dolayı tercih ettim. Allah sevgisi için, Allah’ın tecellisi olarak sevdim” diyor. “Sonunda bu atlar perdesinin arkasına saklandılar.” Burada müthiş sır var, bunu zamanı gelince söyleyeceğiz. “"Onları bana geri getirin" (dedi). Sonra (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.” Eliyle dokunarak sevgisini ifade ediyor. “Sonra (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.” Sırf görsel sevme yetmiyor ona, dokunduğunda rahatlıyor. Allah öyle yaratmış. “Andolsun, Biz Süleyman'ı imtihan ettik, tahtının üstünde bir ceset bıraktık. Sonra (eski durumuna) döndü.” Bunu da sonra açıklayacağız. “"Rabbim, beni bağışla ve benden sonra hiç kimseye nasib olmayan bir mülkü bana armağan et. Şüphesiz Sen, karşılıksız armağan edensin."” Allah’tan, “küfre böyle bir hakimiyet verme” diyor. “Bir tek bana” diyor, inşaAllah. Bak, şeytanları da emrine veriyor Allah. “Şeytanları da; her bina ustasını ve dalgıç olanı.” Bina ustası o zamanın masonları işte. Bina ustası odur. Mason demek zaten odur, duvarcı ustası demektir. “Şeytanı da ve dalgıcı da,” yani cin dalgıcı, “emrine verdik” diyor Allah. “Ve (kötülük yapmamaları için) sağlam kementlerle birbirine bağlanmış diğerlerini.”
Sayın Adnan Oktar'ın 31 Ağustos 2011 tarihli röportajından Sad Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Hz. Süleyman (a.s) diyor ki; “Sonunda bu atlar (koştular ve toz) perdesinin arkasına saklandılar.” Tabii burada bir işaret var."Onları bana geri getirin" (dedi). Sonra (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.” Bu bir sevgi gösterisidir. Yani sevginin ne kadar güzel olduğunu, Allah orada gösteriyor. Ve sevgiyi ifade etme şekli olarak da bir örnek veriyor. Bak, çok açık buradaki ifade. “Bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı. Andolsun, Biz Süleyman’ı imtihan ettik, tahtının üstünde bir ceset bıraktık.” Bunun bir sır yönü var, sonra bu konuyu açıklayacağım, inşaAllah. “Sonra eski durumuna döndü.” Allah, şeytanları Hz. Süleyman (a.s)’ın emrine veriyor. “Şeytanları da; her bina ustasını ve dalgıç olanı” emrine veriyor, Cenab-ı Allah. Ve Hz. Süleyman (a.s)’a bir imkan veriliyor, bir güç veriliyor. Taşları yontmada, sert cisimleri kesmede, Allah ona bir vasıta meydana getiriyor. Onu inceleyeceğiz sonra, inşaAllah. Mesela Hz. Süleyman (a.s)’ın da asasını kemiren bir kurt var. Onun ne olduğunu da bir inceleyeceğiz, inşaAllah. Öyle bir şey ki bu, lazer gibi; taşı tam bir lazer gibi çok ince bir –sanki- ışıkla kesip atıyor ve jilet düzgünlüğünde taşı düzgünce kesiyor. İsrail’de bu taşı görmek mümkün. Açıklanamıyor. Nasıl kesildiği şu an bilinemiyor. Arasına jilet sokulamayacak kadar düzgün yapılmış, iki taşın arasına. O kadar düzgün kesilmiş taş. Çünkü el demiri ile falan kesilmiş gibi görünmüyor. Bir bunlara bakacağız, inşaAllah. O, Hz. Hızır (a.s)’ın da acaba kullandığı bir şey mi, ona da bakacağız. Hz Hızır (a.s) da, biliyorsunuz bina ustası ve çok seri yapıyor binaları. O taşları ne ile kesmiş? Hz. Süleyman (a.s) o ustalara ne sundu da onlar onunla o taşı kestiler, daha bilinmiyor. Bunları inceleyeceğiz, inşaAllah ama şimdilik bu kadar yeterli. Hatta kurşun kap içerisinde saklanan bir cisimden bahsediliyor. Buğday tanelerinin içerisine konmuş, yani muhafaza kastıyla konmuş fakat tamamı da kurşun kap içerisine saklanmış bir cisim. Bir yeşil taştan bahis var, onlara bakacağız, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 31 Ağustos 2011 tarihli röportajından Sad Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: “Her bina ustasını,” yani taş yontucularını, mimarları, emrine vermiş Cenab-ı Allah Hz. Süleyman (a.s)’ın. Allah, Hz. Mehdi (a.s)’ın devrinde yine bu taş yontucularını, bina ustalarını emrine verecek. Acaba masonlara mı bakıyor? Çünkü masonlar, biliyorsunuz hepsi kendilerini taş yontucusu ve bina ustası olarak görürler, inşaAllah.