Sayın Adnan Oktar'ın 23 Ocak 2013 tarihli sohbetinden ahir zamana işaret eden ayetlerin açıklamaları.
ADNAN OKTAR: Yunus Suresi, 55.
GÜLŞAH HANIM: Şeytandan Allah’a sığınırım. “Haberin olsun, göktekilerin ve yerdekilerin tümü gerçekten Allah'ındır. Haberin olsun; şüphesiz Allah'ın va'di haktır; ancak onların çoğu bilmezler.”
ADNAN OKTAR: Allah’ın vadi haktır, insanların çoğu bilmezler. Ebcedi kaç? 2025. Bir tane tarih var; 2025. “Göktekilerin ve yerdekilerin tümü gerçekten Allah'ındır.” Hz. İsa (a.s)’da, Hz. Mehdi (a.s)’da, Allah’ın. “Haberin olsun” diyor Allah, uyarıyor, “şüphesiz Allah'ın va'di haktır.” Neyi vaad etti? Hz. Mehdi (a.s)’ı, hak diyor Allah, Hz. İsa Mesih (a.s), hak, dabbetü’l arz çıkacak, hak.
Yunus Suresi, 62
EBRU HANIM: Şeytandan Allah’a sığınırım. “Haberiniz olsun; Allah'ın velileri, onlar için korku yoktur, mahzun da olmayacaklardır.”
ADNAN OKTAR: “Onlar için” Allah’ın velileri için “korku yoktur” diyor. Hz. Mehdi (a.s) için korku var mı? Yok. Mahzun oluyor mu? Olmuyor. Hz. İsa Mesih (a.s) için var mı? Yok. Mahzun olacak mı? Yok. Ebcedi kaç? 1993. Mehdiyet’in en zor dönemleri. Allah diyor ki; “Onlar için korku yoktur.” 1993’te demek ki, bir saldırı var Mehdiyet’e. “Mahzunda olmayacaklardır” diyor Allah, hiçbir şey olmayacak” diyor. Kim bilir, 1993’te neler oldu. Bakın, korku da olmayacak, mahzunda olmayacaklar diyor, çünkü koç yiğit delikanlıdır Hz. Mehdi (a.s)’ın talebeleri. Demek ki, 1993’te bir felaket var. Ve onlar da ne korkuyorlar, ne mahzun oluyorlar. Hz. Mehdi (a.s)’ı gördüğümüzde sorarız, ne oldu 1993’te diye.
Yunus Suresi, 47
EBRU HANIM: Şeytandan Allah’a sığınırım. “Her ümmetin bir resulü vardır. Onlara resulleri geldiği zaman, aralarında adaletle hüküm verilir ve onlar zulme uğratılmazlar.”
ADNAN OKTAR: “Her ümmetin bir resulü vardır. Onlara resulleri geldiği zaman” ebcedi; 2021. Yani imamları, elçileri, tebliğcileri geldiği zaman. Bir tane ebcedi var; 2021 çıkıyor. “Her ümmetin bir resulü vardır.” Müslümanların şu anki imamı kim? Hz. Mehdi (a.s). “Onlara resulleri geldiği zaman” onlara Mehdileri geldiği zaman, ebcedi; 2021. “Allah, kimi dilerse dosdoğru yola yöneltip, iletir.” Ebcedi; 1998 tarihini veriyor. Bir tane ebcedi var.
20-“ Bir de derler ki: "Rabbinden üzerine bir ayet (mucize) indirilse ya!." De ki: "Gayb yalnızca Allah'ındır, siz bekleyedurun; ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim."
Biz de ne diyoruz; siz bekleyedurun, biz de sizlerle bekliyoruz. Ebcedi; 2002, bir tane.
Yunus Suresi 14-“ Sizi yeryüzünde halifeler kıldık.” Ebcedi; 2048, dünya hakimiyetinin tarihi. Bakın “sizi yeryüzünde” bütün yeryüzünde halifeler kıldık” diyor Allah, müjde veriyor. Bir tane ebcedi var; 2048, dünya hakimiyeti. 14. ayet, zaten hicri 1400’e de bakıyor. Mehdiyet’in, anlı şanlı dünya hakimiyeti tarihi, inşaAllah.
Tevbe Suresi, 128-“Ve esirgeyici olan bir elçi gelmiştir.” “Bir elçi gelmiştir” ebcedi; 1990. Bu kadar tevafuk olur mu? Nerede Mehdiyet’i işaret eden ayet varsa, mutlaka Mehdiyet’in tarihini veriyor. Bu mucize, yer yerinden oynardı dünya bilse bunu, insanlar anlasa bunu, yer yerinden oynar. Bakın “bir elçi gelmiştir” bir tane ebcedi var; 1990. Tebliğ için bir Mehdi gelmiştir; 1990.
Yunus Suresi, 2-“İçlerinden bir adama: "İnsanları uyar” yani onlara tebliğ yap, ebcedi; 2002. Yani bu kadar tevafuk olur mu? MaşaAllah.
Tevbe Suresi, 82-“Öyleyse kazandıklarının cezası olarak az gülsünler, çok ağlasınlar.” Adamlarda sürekli alıyor. Müslüman gülecek. Zırıl zırıl ağlıyorlar. “Öyleyse kazandıklarının cezası olarak” diyor Allah, müşriklere, münafıklara bela olarak ceza olarak ne diyor; “az gülün, çok ağlayın” diyor. Adamlar da diyor ki, ‘biz zırıl zırıl ağlarız böyle gece gündüz’ diyor. ‘Ağlayın, gülmeyin’ diyor. Allah da öyle diyor zaten münafıklara, kafirlere “ağlayın” diyor. Onun için cehaletle bunu yapanları tenzih ediyorum, bilgilerini düzeltsinler, müşriklerin, münafıkların cezası olarak Allah, ağlamayı söylüyor, ağlamayı bela olarak söylüyor. Bilgisi olmayanları tenzih ediyorum.
67-“ Münafık erkekler ve münafık kadınlar, bazısı bazısındandır; kötülüğü emrederler, iyilikten alıkoyarlar, ellerini sımsıkı tutarlar.” Münafık erkekler ve münafık kadınlar aynı kafadalar.
48-“ Sonunda onlar, istemedikleri halde hak geldi ve Allah'ın emri ortaya çıkıp-üstünlük sağladı.” Ebcedi; 2025. Hakimiyet ayetleri belirlidir Kuran’da, hepsi Hz. Mehdi (a.s)’ın tarihini veriyor. Mesela 3918 yapabilir, 4721 yapabilir, 5812 yapabilir, 1873 yapabilir, tam tarihi veriyor; 2025. Bakın “sonunda onlar, istemedikleri halde” yobazı, üç kağıtçısı, narcısı “istemedikleri halde hak geldi.” Hak olan nedir? Hz. Mehdi (a.s), inşaAllah ona işaret ediyor, “hak geldi ve Allah'ın emri” Kuran, Kuran’a dayalı ahlak sistemi, Allah’ın hakimiyeti, “Allah’ın emri ortaya çıkıp” görünür hale gelip, zahir olup, “üstünlük sağladı.” Ezdi fikren, düşünceyle, ilimle irfanla üstünlük sağladı. Ebcedi; 2025. Bakın anlama bakın, ebcede bakın.
Cenab-ı Allah ayetin öncesinde de diyor ki; “Andolsun, daha önce onlar fitne aramışlardı. Ve sana karşı birtakım işler çevirmişlerdi.” Ahlaksızlık yapmışlardı, oyun oynamışlardı, seni tutuklatmaya, hapsetmeye, aleyhinde faaliyetler yapmaya kalkmışlardı. “Sonunda onlar, istemedikleri halde” diyor Allah, senden nefret ettikleri halde “hak geldi ve Allah'ın emri ortaya çıktı” zahir oldu-görüldü, insanlar gördü, “ortaya çıkıp-üstünlük sağladı” yani fikren ezip geçti diyor Allah. Bir tane ebcedi var; 2025.
39- “Siz O'na hiçbir şeyle zarar veremezsiniz.” Ebcedi; 2010. Bediüzzaman’da 2010 tarihini veriyor. 1910’du, “eğer şeddeli lamlar ve mim ikişer sayılsa, bundan bir asır sonra zulümatı dağıtacak zatlar, Mehdi ve şakirtleri olabilir” diyor. Ayette de ne diyor; “Siz O'na hiçbir şeyle zarar veremezsiniz. Allah, her şeye güç yetirendir” diyor Cenab-ı Allah.
40-“ İnkar edenlerin de kelimesini (inkar çağrılarını) alçalttı” yok etti; 1998. Bir tane ebcedi var; 1998. Kardeşim, en azılı imansız bile Kuran’ın mucizelerini görse iman eder ama dünyanın bu harikalardan haberi yok.
32-“ Ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Oysa kafirler istemese de Allah, Kendi nurunu tamamlamaktan başkasını istemiyor.” Ebcedi; 2002.
33-“ Müşrikler istemese de, O, dini (İslam'ı) bütün dinlere üstün kılmak için” ebcedi; 1980. Ayetler peş peşe, bu çok acayip değil mi? “Müşrikler istemese de, O, dini (İslam'ı) bütün dinlere üstün kılmak için” ne kadar din, inanç varsa, hepsini üstün kılmak ve dünya hakimi yapmak için, “elçisini hidayetle ve hak dinle gönderen O'dur.”
36-“ Onların sizlerle topluca mücadele etmesi gibi, siz de müşriklerle topluca mücadele edin” diyor Allah. Bakın ayrı değil, cemaatlere, gruplara ayrılarak değil, topluca bir arada. Mehdiyet’in yapacağı da, budur.
Enfal Suresi, 46-“ Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin ve çekişip birbirinize düşmeyin” diyor Allah, “çözülüp yılgınlaşırsınız.” Şu an Müslümanlar ne oldular? Çözüldüler, çözülme nasıl oluyor, parçalıyken çözülmüş oluyor, parçalanıyor, “yılgınlaşırsınız” nasıl yılgınlaştılar Müslümanlar, “gücünüz gider” diyor, zaten ‘gücümüz ne ki, gücümüz kalmadı’ diyor. Her Müslüman, ayrı ayrı yalvarıyor, ‘bizi kurtarın.’ Oraya gidiyorsun o diyor ki ‘beni kurtarın, öteki diyor ki ‘beni kurtarın.’ Kardeşim bir araya gelin, konuyu bitirin. Bir araya geldiğinizde bağırmanıza gerek yok bizi kurtarın demenize, size zaten kimse güç yetiremez. Sen paramparça olursan, işte lokma lokma yerler. Ama bir araya getirilsen sen, beni kurtarın diye niye bağıracaksın ki? Senin yanına kimse cesaret edemezler, yanına dahi gelemezler. Bakın “gücünüz gider. Sabredin. Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir” diyor Allah.
39-“ Fitne kalmayıncaya ve dinin hepsi Allah'ın oluncaya kadar onlarla mücadele edin” diyor Allah. Yani anarşi terör kalmayıncaya kadar, Darwinizm-materyalizm kalmayıncaya kadar, İslam dini her yere yayılıncaya kadar, bakın çünkü Allah diyor ki; “dinin hepsi Allah'ın oluncaya kadar” bir tane din kalıncaya kadar, her yere din hakim oluncaya kadar “onlarla mücadele edin.” Oradaki kıtal, mücadele edin anlamındadır.
Sayın Adnan Oktar'ın 30 Mayıs 2015 tarihli sohbetinden dinin nimet olması ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Din nimettir, dini insanların büyük bir bölümü bela gibi görüyor. Halbuki din dünyanın süsüdür. Hayatın neşesidir. Aklın ışığı, kalbin ferahlığı, berekettir. Mesela bak dünyada öyle hangi millet dindarsa, samimi didarsa Allah oraya daha çok bereket veriyor. Dinden uzaksalar Allah felaket veriyor, bereketsizlik veriyor. Şahıs şahıs, fert fert de öyle mesela daha dindar olana Allah daha iyi imkanlar, daha güzel nimetler nasip eder. Bu da gözle görülür. Ama sabredecek tabii mümin, çileyi de güzel görecek, nimeti de güzel görecek.
KARTAL GÖKTAN: Allah size bugüne kadar çok çileler de verdi Hocam ama samimiyetinize binaen çok imkanlar nimetler de verdi İslam’ı tebliğ etmeniz için yolunuzu açtı maşaAllah.
ADNAN OKTAR: MaşaAllah. İnsanlar dinle kalbini yıkadığında ona bir nur, ışık oluyor ama birçok insan da dinin insanların dünyasını elinden aldığını düşünüyor. Halbuki dinsizlik dünyayı elden alır. Hem de kökten alır. Her şey bela olur. Yiyecek bela olur, arabası bela olur, evi bela olur, karısı bela olur, arkadaşları bela olur, okulu bela olur. Her şey bela olur. Ama imanlıysa eşi nimet olur. Arkadaşları güzellik olur. Evi zikirhanesi olur. Evi nurlu olur. Hayatı nurlu olur, her yeri nur olur. Kalbinde ferahlık olur. Biz dindar olduğumuzdan dolayı hiçbir nimetten mahrum kalmadık. Her nimetin içindeyiz Allah’a çok şükür. O dini yanlış bildikleri için öyle oluyor. Diyor ki “ben dindar olsam müzik dinleyemem.” Nereden çıkarttın? Ataları öyle demiş. Bırak sen ataları. Kuran’da var mı? Yok. “Evime resim sokamam dindar olursam.” Nereden çıkarttın? Ataları öyle söylüyor. Bırak ataları Kuran’da var mı? Yok. “Kadını, eşimi ezmem gerekir o zaman, yarım görmem gerekir.” Nerden çıkarttın? Atalar söyledi. Kuran’da var mı? Yok. Atıyorsun.
BÜLENT SEZGİN: Allah “Ya ataları doğru yolu bulamamış idiyseler ne olacak?” diyor.
ADNAN OKTAR: Atalarının dini yüzünden güzelim İslam dinini yeryüzünden adeta silmek üzereler. Mahvettiler İslamiyet’i, Müslümanlar’ı da mahvettiler. Her yerde millet asıp kesiyor, dövüyor, küfrediyor, yüzlerine tükürüyorlar. Kimi kafasını doğruyor, kimi arabaya bağlayıp sürüklüyor. Delik deşik ediyorlar, varil bombası atıyorlar. Akıl almaz bir zulüm sistemi var. Kuran’a dönseler bitecek.
Evet dinliyorum.
ENDER DABAN: Allah Kuran’da Adnan Bey dünya nimetleriyle ilgili olarak “dünyada sizin ahirette yalnızca sizin” diye Müslümanlar’a bildiriyor.
ADNAN OKTAR: Her şeyi yasaklamışlar, her şeyi.
KARTAL GÖKTAN: Şeytandan Allah’a sığınırım “Allah kulları için zorluk dilemez” diye buyuruyor Yüce Rabbimiz.
ADNAN OKTAR: “Kolaylık diler” diyor bak. “Zorluk dilemez kolaylık diler.” “Hz. İbrahim’in dini gibi kolaydır” diyor Allah. “Yok” diyor adam “böyle din olmaz.” Nasıl olacak? “Zor olması lazım” diyor. Zor olması. Evde resim olmaması ne demek kardeşim? Müzik dinlememek demek ne demek? Ne güzel müzik bırak dinlesin. Yok ipek giyemezmiş, yok altın takamazmış. Varsa giysin yoksa da giymez. Altın evde oluyor alyans takıyor bırak taksın. Hayır şimdi Peygamber (s.a.v.) zaman zaman bunu imam olarak yasaklayabilir bunu devletler de yasaklar. Mesela bir ipek çılgınlığı vardır sen dersin ki “bizim devletimiz, milletimiz fakir, bu da gereksiz bir rekabet ipek girişini durduralım. Yurt dışından gelmesin ipek” dersin. Değil mi? Mesela devlet ne yapıyor şu an sigara için? “Sigara kötüdür” diyor “içmeyin tavsiye etmem” diyor. Ama devlet haram kılmıyor. Peygamber (s.a.v.) de haram kılmaz. Ama mesela altın; rekabet olmuştur. Fakir olan vardır alan vardır, alamayan vardır Peygamberimiz (s.a.v.) “yapmasak iyi olur” demiş olabilir. “Şu dönemde yapmasak iyi olabilir altın rekabete neden oluyor bir süre yapmayın” demiş olabilir. Ama bu ilanihaye anlamında değil. Veyahut derki Peygamberimiz (s.a.v.) mesela kilolu birisi vardır “evladım sen şeker, ekmek yeme” der. Bu ömür boyu yemeyecek anlamında değil. Haram da kılmıyor Peygamber (s.a.v.). Tavsiye yani sağlığı açısından iyi olur o anlamda. O devirde her yerde putlar olduğu için evin içinde, şimdi evin içine sen modern bir heykel getirsen adamın kafası karışır. “Acaba put mu götürdü?” diye. Peygamberimiz (s.a.v.) “şimdi fitne devri eve o tip heykel sokmayın” demiş olabilir. “Yanlış anlaşılır.” Ama bu geçici bunlar. İlanihaye bütün dönemlerce değil. O devrin şartları açısından ben de olsam o devirde bana da öyle yetki verseler ben de tavsiye ederim “yapmasak iyi olur” derim “çünkü yanlış anlaşılır” derim. Ama bu ilanihaye yasak anlamında değildir. Bu tarz olayları muhtemelen bu tip olayları çok büyütmüşler ve yasak haram haline getirmişler. Ne alakası var? Haramlar Kuran’dadır. Helaller de Kuran’dadır. Kuran’da yoksa yoktur. Ama tedbir alınabilir mesela diyor ki Kuran’da Talut-Calut kıssasında askerlerine komutan, Talut; “evladım” diyor “herkes bir avuç su işsin.” Haram mı kılıyor? Kumandan bu haram kılamaz. Ne yetkisiyle yapıyor bunu? İmam yetkisiyle yapıyor, imamlık yetkisiyle. “Bir avuç için” diyor. Adamların bir kısmı, üç yüz on üç kişi bir avuç içiyorlar. Öbürleri kana kana içiyor. Kana kana içenler savaşamayacak hale geliyorlar. Bir avuç içenler rahatça mücadele edecek hale geliyor. Konu bu. Şimdi orada kumandan Talut, peygamber değil. Suyu haram mı kıldı? Gelenekçilere göre haram, haram kılınmış. Haram kılmadı, geçici tedbir aldı. O an için o. Peygamberimiz (s.a.v.)’de de öyle geçici tedbirler almış olabilir. Hatta çok daha fazla da tedbir almış olabilir. Mesela adam evine üç kat halı serebilir, iki kat halı serebilir. “Bir kat halı serin” der Peygamber (s.a.v.) “daha fazla halı sermeyin diyebilir “diğerlerini de kardeşleriniz alsın” diyebilir, “tüketmeyin” diyebilir. Veyahut bir adamın evinde su çıkar “sen suyunu herkese dağıt” der peygamber, “herkes alsın” der. Haram kılmış değil yani. O suyu ona haram kılmıyor. Yani “alsın” tavsiye ediyor.
CAN DAĞTEKİN: Yüce Allah “insanlar kendi nefislerine zulmederler” diyor Hocam.
ADNAN OKTAR: Tabii “Allah insanlara zulmetmez, insanlar kedilerine zulmediyorlar” diyor Allah.
FATİH BEY: Hocam bir başka ayette de Ali İmran Suresinde diyor ki Allah, şeytandan Allah’a sığınırım.“Beşerden hiç kimsenin, Allah kendisine kitabı, hükmü ve peygamberliği verdikten, sonra insanlara: "Allah'ı bırakıp bana kulluk edin" deme (hakkı ve yetki)si yoktur. Fakat o, "Öğrettiğiniz ve ders verdiğiniz kitaba göre Rabbaniler olunuz" (deme görevindedir.) (Ali İmran Suresi, 79) diyor.
ADNAN OKTAR: İşte bak bu ayet çok net. Peygamber (s.a.v.)’e de Cenab-ı Allah söylüyor “sen” diyor “kendi aklına göre bir şey diyemezsin, sadece Kuran’a göre hareket edebilirsin” diyor. Kuran niye geldi o zaman? Bak oradaki mantıksızlığı göremiyor. Dört mezhebin helalleri haramları ayrı. Buradan anla. Vahabilik’te ayrı, Şiilik’te ayrı buradan anla. Bir felakete uğramış İslam alemi, paramparça olmuş. Allah diyor “Onlar işlerini aralarında paramparça ettiler, bir de kendi aralarında da ayrıca bölündüler” diyor “ve kendi aralarında bölündükten sonra da her kesim kendi elindekiyle övünüyor” diyor. Yani ““Fırka-i Naciye’yiz, kurtulan biziz” diye övünüyorlar” diyor Allah. Bir mucizedir bu, Kuran mucizesidir. Çünkü Peygamberimiz (s.a.v.) zamanında böyle bir şey yoktu. Sonradan oldu bu. Bu Kuran’ın bir mucizesidir.
GÖKALP BARLAN: Bir ayette de Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor Hocam. Kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım. “... dinlerini parça parça edip kendileri de gruplaşanlar, sen hiçbir şeyde onlardan değilsin…” (Enam Suresi, 159) diye buyuruyor Hocam.
ADNAN OKTAR: Çünkü gerçek mümin öyle bir şeyin içerisine girmez.
BÜLENT SEZGİN: Peygamberimiz (s.a.v.); “ümmetim bu Kuran’ı, kitabı terk edilmiş bir kitap olarak bıraktılar” diyor.
ADNAN OKTAR: Terk edilmiş bir kitap. Peygamberimiz (s.a.v.)’in şikayeti, tek şikayeti.
OKTAR BABUNA: Şeytandan Allah’a sığınırım. “Siz sadece Kuran’dan sorulacaksınız” diyor Allah.
ADNAN OKTAR: Kardeşim zaten Allah hayatı zor yaratmış, bir de sen sürünmenin üstüne bir sürünme, sürünme üstüne bir sürünme. Mahvediyorsun. Bir insanın bünyesi ne kadar baskıyı kaldırır. Sen deli misin be adam? Sağa dönemezsin, sola dönemezsin, gülmeyeceksin, sık sık ağlayın” diyor. Bir de ağlamayı da teşvik ediyorlar. Az yiyin, müzik olmasın, resim olmasın delirtecek misin adamı sen? Sonunda da şizofren oluyorlar. Aklınızı başınıza alın.
MEHMET YILDIRIM: Allah kafirler için “az gülsünler çok ağlasınlar” diyor.
GÖKALP BARLAN: Hadislerde her şeyi artırıyorlar Hocam ama infak konusu gelince hemen onu kırkta bire indiriyorlar. Yüce Rabbimiz oysaki “ihtiyacından arta kalanı” diyerek belirtiyor.
OKTAR BABUNA: Siz demiştiniz “dünyada hem cennet hem cehennem özellikleri var. Mümin ağırlıklı olarak cennet özelliklerini, müşrikler ve kafirler de cehennem özelliklerini yaşarlar” diye inşaAllah.
ADNAN OKTAR: Kardeşim, nerede güzel bir şey varsa yasaklıyor. Nerede çirkin bir şey var, zor bir şey varsa onu tavsiye ediyor, yaptırmaya çalışıyor. Mesela ağlamayı teşvik etmeleri inanılır gibi değil. Allah küfrün özelliği olarak söylüyor “onlar çok ağlayacak, siz güleceksiniz” diyor. Onlar tersine çevirmiş “sakın gülmeyin” diyor “bol bol ağlayın” diyor. Zari zari ağlıyorlar toplanıp bir araya. İnsan bünyesi bunu ne kadar kaldırabilir? Git spor yap, ye, iç, gül, ibadetlerini yap, her yeri güzelleştir, her yere sanat hakim olsun.