ADNAN OKTAR'IN A9 TV VE SAMSUN AKS TV'DEKİ CANLI SOHBETİ
(14 NİSAN 2011; 00:30)
Şeytandan Allah’a sığınırım Cenab-ı Allah diyor ki Yusuf Suresi 105’de; “Göklerde ve yerde nice ayetler vardır ki, üzerinden geçerler de, ona sırtlarını dönüp giderler”. Göklerde Allah ne yarattıysa bütün ihtişamı, herşeyi biz incelemekle mükellefiz. “Yerde nice ayetler vardır”, deliller, Allah’ın hükümleri, Allah’ın gösterdiği güzellikler, sanatlar, her türlü özellik. ”Ki üzerinden geçerler de”, “İlgilenmezler, bilimle, teknolojiyle bakmazlar” diyor, Allah. ”Ona sırtlarını dönüp giderler”, sırtını dönüp gidiyor adam. “Gerek yok” diyor. “Onların çoğu Allah'a iman etmezler de ancak şirk katıp-dururlar”. “Şimdi onlar, kendilerine Allah'ın azabından kapsamlı bir bürümenin gelmesinden”, bir ekonomik kriz olabilir, bir deprem olabilir. “veya onların hiç haberleri yokken kıyametin onlara apansız gelmesinden kendilerini güvende mi buldular?” Cenab-ı Allah ne diyor? “Veya onların hiç haberleri yokken kıyametin onlara apansız gelmesinden kendilerini güvende mi buldular?” “De ki: ‘Bu, benim yolumdur. Bir basiret üzere Allah'a davet ederim’", ebcedi 2004. Direkt Hz. Mehdi (a.s)’a bakıyor, inşaAllah. “De ki: ‘Bu, benim yolumdur. Bir basiret üzere Allah'a davet ederim’" “Tebliğ yapıyorum” diyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 23 Mart 2010 tarihli röportajından Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
Sayın Adnan Oktar'ın 21 Şubat 2011 tarihli röportajından Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
Sayın Adnan Oktar'ın 14 Nisan 2011 tarihli röportajından Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
Sayın Adnan Oktar'ın 3 Mayıs 2012 tarihli röportajından Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bakın diyor ki Allah, şeytandan Allah’a sığınırım: Yusuf Suresi, 105-“Göklerde ve yerde nice ayetler vardır ki,” yani Allah’ın varlığına ait deliller, “üzerinden geçerler de, ona sırtlarını dönüp giderler. Mesela yerde fosiller var, basıp geçiyor üstünden. Bakın “ona sırtlarını dönüp giderler.” Delili incelemezler kabul etmezler diyor. “Göklerde ve yerde.” Göğü de incelediğinde astronomiyle baktığında, Allah’ın varlığını görür. Yeri incelediğinde paleontolojiyle, Allah’ın varlığını ve yaratışını görür. “Nice ayetler” deliller, “vardır ki üzerinden geçerler de, ona sırtlarını dönüp geçer giderler.” Dinlemezler o delilleri diyor Allah.
106-“Onların çoğu Allah'a iman etmezler de ancak şirk katıp-dururlar.” Allah’a iman etmezler diyor Allah, şirk kafasındadırlar diyor.
107-“Şimdi bunlar, kendilerine Allah'ın azabından kapsamlı bir bürümenin gelivermesinden” yani büyük topluluğu içine alacak felaketin gelmesinden, “veya onların hiç haberleri yokken kıyametin onlara apansız gelmesinden kendilerini güvende mi buldular?” Çünkü kıyametle alay edecekler. 2120’de kopacakmış falan puhaha gülmeleri var ya yapıyorlar. Biraz da Allah bekletecek Allahualem, yani 2120’nin sonlarına doğru olabilir. Ummadıkları bir anda, ani başlıyor. Allah ayette: “Büyük bir çarpma” diyor ve muazzam bir gürültüden bahsediyor Allah. Çünkü dünyada bu hissediliyor. “Var gücüyle kaçmaya çalışırlar” diyor Allah, “o gün kaçış nereye” diyor Allah. Nereye kaçıyorsun, kıyamet başlamış. Dehşete düşüyorlar. “Sen onları sarhoş zannedersin, halbuki sarhoş değiller” diyor Allah. Aklını kaybediyor artık korkunun şiddetinden. Kaçıyor, kaçacak yer de bulamıyor. Birbirlerine bir şey anlatmak istiyorlar ama konuşamıyor. Abuk sabuk yani cümle kuramıyor. Çocukların saçları bembeyaz oluyor kıyamet alameti olarak, mucize olarak bir anda bütün vücudunun tüyleri bembeyaz oluyor. O, dehşeti daha da artıyor onlarda, muazzam bir korkuya sebep oluyor. “Gökyüzü artık açılmıştır” diyor. O gökyüzündeki mavi gök kubbe açılıyor, siyah görünüyor gökyüzü. “Kapı olarak açılmıştır” diyor, açıkça. “Melekler artık bir inişle inmeye başlamışlardır” diyor. Melekleri görünce artık kabus gördüğünü zannediyor. Aklını kaybediyorlar korkudan. Sonra Cenab-ı Allah hepsini öldürdükten sonra, geçici bir unutma meydana geliyor, unutuyorlar kıyameti, hemen akabinde yeniden canlandırıyor Allah. Bu sefer de, “bizi yattığımız yerden kim kaldırdı” diyorlar. Burası neresi, nereden kalktık diyor. “Uzaktan bir çağrıcı onları çağırır” diyor. İnsan sesi duyuyorlar, bu tarafa gelin gibisinden. “Bir sütuna, bir direğe doğru koşar gibi koşmaya başlarlar” diyor. Hepsi birden topluca koşuyorlar. Olay yerine gelince “eyvah” diyorlar. “Kast edilen kıyamet bu, biz öldük dirildik” diyorlar. Öldüğünü o zamana kadar anlayamıyor. Zannediyor ki çöl gibi, ya da krater gibi bir araziye baygın bırakıldıklarını zannediyorlar. Çıkartamıyorlar ne olduğunu, kavrayamıyorlar. Ondan sonraki bütün olayları, bütün detayları anlatmıştır Cenab-ı Allah. Ne Tevrat’ta ne İncil’de bu kadar detay yoktur. Müthiş bir detay vardır. Onun için Hıristiyan, Musevi mutlaka Muhammedi olmaları lazım. Yine Hıristiyan olsun, Hz. İsa (a.s)’ı daha da fazla sevsin. İncil’deki güzel hükümleri reddet demiyoruz ki biz ona. İncil’e daha iyi sarılsın. Ama İncil’de sana küfrü emreden şeytanın ifadeleri var. Teslis inancı var, Hz. İsa (a.s)’a Allah diyor. İnanıyor musun? İnanmıyorsun. Allah seni o beladan kurtarıyor işte. Hangi Hıristiyan inanır Hz. İsa (a.s)’ın Allah olduğuna? Bir kişi bile yoktur, hiç kimse inanmaz. İnanmadıkları şeye inanıyor gibi konuşuyorlar. Aklı başında bir adam mesela İncil’i açıyor; Hz. İsa (a.s) balık ekmek yiyorlar, “Acıktık” diyorlar yemek yiyorlar. “Uykusu geldi uyuyor” diyor. Allah uyur mu? İncil’de uyuduğundan bahsediyor. “Sonra el açıp dua etti” diyor. “Yarabbi bana şu nimetlerini nasip et” diye dua etti diyor. Allah kendi kendine mi dua ediyor? Yani bu çılgınca, çok yanlış bir şey olduğu belli. Yazık insanların imanını aklını mahvediyorlar. Muhammedi oldu mu bu beladan kurtulur, nimetlere de kavuşmuş olur, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 21 Kasım 2012 tarihli sohbetinden Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bismillah. Şeytandan Allah’a sığınırım. Yusuf Suresi 34; “Böylece Rabbi, duasını kabul etti ve onların hileli düzenlerini kendisinden uzaklaştırdı. Çünkü O, işitendir, bilendir.” “Böylece Rabbi duasını kabul etti.” 2031 tarihini veriyor. Dünya hakimiyeti, inşaAllah.
43-“Hükümdar: ‘Ben (rüyamda) yedi besili inek görüyorum, onları yedi zayıf inek yiyor; bir de yedi yeşil başak ve diğerleri ise kupkuru. Ey önde gelen (bilginler,) eğer rüya yorumluyorsanız benim bu rüyamı çözüverin’ dedi.” Niye bu yediler var diyor? Niye böyle olaylar var diyor? Yediler tekrar ediyor. Hicri 1400, yedinin kaç katı? İki katı. Dünya hakimiyetinin başladığı yıllar. Bakalım 2077’lere kada r neler olacak bakacağız, inşaAllah.
49-“Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak ve onda sıkıp-sağacaklar." Çok fazla yağmur olacak. Şu an dünya bol yağmurlu bir döneme girdi. Önce kıtlık.
48-“Sonra bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir,” ekonomik kriz 2007’de başladı. Kuran ona da işaret ediyor. “Sakladığınız az bir miktar dışında, daha önce biriktirdiğinizi yiyip bitirecektir." Yani malınız azalacak. Bir kısmını paranızın saklayacaksınız, muhafaza edeceksiniz, parayı tutunca, ekonomik kriz daha da güçleniyor, biliyorsunuz. Hz. Yusuf (a.s), önceden bildiriyor ekonomik kriz olacağını, Mısır hükümetine bildiriyor.
67-Hz. Yakup (a.s) dedi ki; “Ve dedi ki: "Ey çocuklarım, tek bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin.” Ayrı ayrı kapılardan girin. “Ben size Allah'tan hiç bir şeyi sağlayamam (gideremem).” Tevrat’ta da aynı şekilde geçiyor. Yunanca aslında değiştirmişler. Tevrat’ın orijinalinde “secde ederek girin” diyor, aynısı. Yunancasında, secdeyi kaldırmışlar. Bu çok acayip bir olay. Yunancasında kaldırmaları da çok acayip. Secde kaldırılmış. Bakabilirsiniz, isteyen bakabilir.
76-“Böylece (Yusuf) kardeşinin kabından önce onların kablarını (yoklamaya) başladı, sonra onu kardeşinin kabından çıkardı. İşte biz Yusuf için böyle bir plan düzenledik.” Allah da işte Hz. Mehdi (a.s) için plan düzenledi. Allah’ın planını bozamıyor kimse. Burada zaten Yusuf Suresi’nde anlatılan Hz. Mehdi (a.s)’dır. Hz. Mehdi (a.s)’a işaret vardır, ahir zamana işaret var.
70-“Erzak yüklerini kendilerine hazırlayınca da, su kabını kardeşinin yükü içine bıraktı.” Su kabı kova çağını işaret ediyor, inşaAllah.
Yusuf Suresi, 96-“Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman,” Hz. Yakup (a.s)’ın yüzüne sürdüğü zaman, “gözü görür olarak (sağlığına) döndü.” Demek ki, Hz. Mehdi (a.s) da İsrail milletini de kurtaracak, onların da gözüne o gömleği sürecek, inşaAllah. Bütün İslam alemini kurtaracak, inşaAllah. “(Yakub) Dedi ki: "Ben, size bilmediğinizi Allah'tan gerçekten biliyorum demedim mi?" “Gözü görür olarak sağlığına döndü.” Hz. Mehdi (a.s)’ın da demek ki, sağlığa vesile olması. Bakın, Hz. İsa (a.s) da var. Hz. İsa (a.s) elini sürdüğünde, Hz. Mehdi (a.s)’ın inşaAllah, herhangi bir eşyasının aynı etkiyi yapacağına işaret ediyor, inşaAllah. Yahut mesela gömleğinin. Çünkü ahir zamana işaret var. Hz. İsa Mesih (a.s) doğrudan eliyle mesh ediyor. Mesela eliyle mesh ediyor, başı ağrıyor adamın, elini sürüyor geçiyor. Yüzünde cilt bozuklukları oluyor, elini sürüyor, geçiyor. Ama tabii en büyük mucizesi, ölüyü diriltmesidir Hz. İsa Mesih (a.s)’ın. “Kum bi iznillah-Allah’ın izniyle kalk” diyor. Adam mezarının üstünde, kapısındaki o büyük kayayı eliyle itiyor, paldır-küldür üstünde kefeniyle dışarı çıkıyor, selam vererek. “Beni çağırdın Ya İsa, ben de geldim” diyor. Üç günlük ölü, normal ölmüş. Bildiğin ölü, kalbi durmuş, nefes almıyor. Koymuşlar mezara, üstünü kapatmışlar kayayla, mezarlığın kapısında, “kum bi iznillah, Allah’ın izniyle kalk” diyor. Ama aklın ihtiyarını kaldırmıyor işte o an. Yani insanlar düşünüyor, “herhalde ölmemiştir belki de” diyorlar. Üç günden beri bir insan mezarın içinde niye dursun? Kalbi durmuş, muayene ediliyor. O devrin de doktorları var, nabzını dinliyorlar. Normal bembeyaz ölü yani bildiğin ölü. Kefenleniyor, ağzını bağlıyorlar, normal ölü geliyor, maşaAllah.
Cenab-ı Allah, “kuş biçiminde bir şey yap” diyor çamurdan. Yerden balçık alıyor Hz. İsa Mesih (a.s), eliyle kuş biçimi veriyor ona, şekillendiriyor. “Üfle Allah’ın izniyle” diyor. “Uçup gittiğini göreceksin” diyor. Ama o aklın ihtiyarını almayacak şekilde olur. Mesela yapıyor kuşu, üfledikten sonra kuşu koyuyor, geriye çekiliyor, oradan pır kuş uçup gidiyor. Ama onun da aklın ihtiyarını almaz o. Çünkü orada herhangi bir kuş da uçmuş olabilir, o şey de olabilir. Ama Peygamber olduğu için, iman ediyor ki, o çamurdan olan yaptığı uçtu. O şekilde iman ediyor, inşaAllah.
Şeytandan Allah’a sığınırım. Yusuf Suresi, 105-“Göklerde ve yerde nice ayetler vardır ki, üzerinden geçerler de, ona sırtlarını dönüp giderler.” Şu anda da öyle yapıyor Darwinistler, materyalistler, Allah’ın delillerine sırtlarını dönüyorlar. Görmezden geliyorlar.